Şükran Soner, Keşan Belediyesi’nin düzenlediği Panelde konuştu.

Keşan Belediyesi tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Şükran Soner’in panelist olarak katıldığı “Kadın: Vitrindeki Siyaset” konulu panel gerçekleştirildi.
Saat 14.00’te Köşk Düğün Salonu’nda başlayan panelde ilk olarak konuşan Keşan Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Ayşegül Arslan Aydın, burada yaptığı konuşmada Keşan Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikler kapsamında bugün bu paneli gerçekleştiğini ve yaklaşık 44 yılını bu mesleğe adamış Gazeteci-Yazar Şükran Soner’in bu panele katıldığını belirterek konuşmasını yapmak üzere Soner’i davet etti.
Panelde konuşan Soner, Kadın haklarının son yıllarda iyice azaldığını belirterek şunları söyledi “Bu yıl coşkulu bir 8 Mart Kutlanacağını düşünüyorum. Çünkü bu yıl buna çok daha ihtiyacımız olduğuna inanıyorum.
80’li yıllar Kadın sorununu yeniden ciddi anlamda tekrar gündeme geldiği bir dönemdir. Bütün örgütler kendilerini öne çıkaramadıkları için Kadınla örgütlülüklerini anlatmaya ve öne çıkarmaya çalışmaktadırlar.
İran rejiminin ayakta tutunmasının tek nedeni kadınlardır. İngiltere’de Tony Blair iktidara geldiği dönemde kadın hakları ve kadını siyasete sokmada devrim dediğimiz olayın adına 1983 yılında yüksek bir oyla iktidara geldi. Mecliste ve yerel yönetimlerde ve sendikalarda kadınlar geldi.
Türkiye’de de kadınlar bir çok noktada kullanılmaya başladılar. Partiler ve örgütler kadınları sıkça kullanmaya başladılar. Kadının işsizlik oranı düştü bunun yanı sıra çalışan kadınların da örgütlülüğü ve kayıt dışılığı müthiş bir şekilde düştü. Biz kendimiz eşitsizliğe alışıyoruz. Eşitsizliği kabulleniyoruz. Örgütsüzlüğe alışıyoruz. Sosyal devletten büyük sapmalar yaşanıyor. Türkiye’de 1980’e giderken 3 milyon sigortalıda 1.5 milyon sendikalı vardı. Bugün 6 milyon sigortalıda 400 bin sendikalı var. İşsizlik patlaması arttı. Mesela sizin bölgenizdeki hiç bir fabrikada fazla mesai ücreti yoktur. Trakya’da kaç tane fabrikada sendika var. Türkiye’de en kayıt dışı ve örgütsüz iş kolu gazetecilerdir. Bugün sizin her akşam izlediğini veya okuduğunuz köşe yazarları arasında kazanan 100 kişiyi geçmez. Sizin her akşam ekranlarınıza gelen ve konuşan bir çok gazetecinin beynine ahtapot gibi bugün emparyalist düşünceler sokuluyor ve satın alınıyorlar. O satın alındığı için onun altında çalışan bütün hepsi ona bağlı olarak geriye gidiyor. Şimdi insanın beynine bağlı olarak 3 alan vardır. Medya, bilişim ve eğlence yaşamı. Orda da bakın orada da sadece mega starları görürüz. Ama orada da çok ucuza altta çalışan bir çok değerli sanatçı vardır. Ama basın da çalışan binler on binler büyük sıkıntı yaşamaktadır. Düşünsenize en örgütsüz iş kolu maalesef biz gazetecileriz. Biz şimdi sivil darbeyi algılayamıyoruz. Askeri darbeyi görüyorduk Postallar vardı. Şimdi biz neyi göremiyoruz. Siyasi partilerin ülkenin siyasi partisi olmaktan çıktığını görüyoruz. Dincilik ve ırkçılık üzerine siyaset yapılmaz. Neyi görmüyoruz sendikaların olmadığını meslek örgütlerinin olmadığını görmüyoruz. Tabela olarak var ama gerçekte işlevlerini yerine getiremiyorlar.
Anadolu’da kadın-erkek eşitliğini kıyasladığınızda Trakya daha şanslı sayılır. Trakya’daki aileler illa oğlum okusun kız hiç okur mu gibi düşünmüyor. Çocuklarının imkanlar ölçüsünde okutmaya çalışıyorlar. Trakya insanı Kadın Hakları konusunda bir çok bölgemize göre daha ön saflarda bulunmaktadır”
Panelin ardından Keşan Belediye Başkan Yardımcısı Cemil Kılavuz, Şükran Soner’e plaket, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan’ın eşi Şengül Özcan’da katılımlarından dolayı teşekkür ederek çiçek takdim ettiler.