***Hoşgeldiniz!!! Trakyadaki en güncel ve en kaliteli haberler için; www.trakyahaberci.com...

2 Temmuz 2009 Perşembe

SARI BASIN KARTI ÖLDÜ RUHUNA FATİHA

Celal Uçan
TÜRKİYE HABERCİ GAZETESİ KÖŞE YAZARI
Bu hafta ki yazımı bir arkadaşımın başından geçenlere ayırıyorum. Umarım arkadaşımın yaşadıkları yetkililer tarafından düzeltilir. Kendi ağzından okuyunca ilginizi çekecektir. Osmanlı’nın başkenti yeşili ve tarihiyle ünlü Bursa’daydım geçen hafta sonu. Yolculuğun her anını gazeteci merakıyla gözlemem ilginç notlar almamı sağladı. Sabah Yenikapı’dan bindiğim hızlı feribotla neşe içinde Güzelyalı iskelesine ulaştım. Bursa’nın kalbine varmam için biraz daha gayret etmem gerekti. İskele önünden halk otobüsüyle 30 dakika daha giderek Bursa metrosunun şehir merkezi bağlantılı sanayi durağına geldim. Anlatacağım garipliği de tam burada yaşadım. Metro giriş merdiveninden uyarı yazılarına bakarak indim. Bilet gişesinin camında ücretsiz geçişe izin verilmiş belgeler asılıydı. Arasında Başbakanlık onaylı ‘Sarı Basın Kartı’ da vardı. Ben gişeye uğramadan cüzdanımdan basın kartını çıkartıp geçiş bankosu yöneldim. Niyetim, kartı görevliye gösterip geçmekti. Başbakanlık Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün verdiği kart bir güvenlik görevlisinin engeline takılmıştı. Görevli karta baktığı halde ismimi sordu. Ben ilk an anlayamadım. ‘Karta baktığı halde ismimi niye sordu’ diye kısa süre afalladım. Sonra ‘Belki gözleri yakını görmüyordur’ hissi ile isim ve soyismimi söyledim. Ardından ani bir hareketle geçiş noktasına yakın kirişli duvara bakan arkadaş aranmaya başladı. Gözlerine hafif kısarak başparmağıyla duvardaki listeyi inceledi. Şaşırıp ‘neyi arıyorsunuz’ diye sorduğumda ‘listede isminize bakıyorum’ deyiverdi. Aman Allah’ım iki buçuk milyon nüfuslu Bursa’ya gelmişim ve metro girişinde bir listede ismim aranıyor. Beynim kısa devre yaptı, kamera şakası olabileceğini bile düşündüm. Ancak gerçeği öğrenmek uzun sürmedi. Meğer malum listede sadece Bursa’da görevli Başbakanlık onaylı sarı basın kartı taşıyanların isimleri yazılıymış. Değilsen basın kartının ağa babasını taşı mangır vermeden Bursaray’a binemezmişsin. Maşallah Büyükşehir Belediyesi büyük bir karar almış. Ben metroya ücretsiz binmenin derdinde değilim. Kafama taktığım şey Bursa’ya başka şehirlerden her gün binlerce sarı basın kartı olan gazeteci mi akın ediyor ki, böyle bir uygulama var. Yoksa dışarıdan gelen gazeteciler öcü gibi mi geliyor. Ya da metro zarar eder endişesi mi var. Aklı evvel belediye yönetimi hiç mi düşünemedi; dışarıdan gelen gazeteciler, belki şehrimizi tanıtacak program ya da haber yapacak’ diye… Söz ettiğim saçmalığın daha beterini ise Ankara’da Melih Gökçek yapıyor. Sayın başkan Hiçbir gazeteciye toplu ulaşım araçlarını ücretsiz kullandırmıyor. Bürokrasi kalbinin attığı, en fazla basın mensubu bulunduğu başkentin tanıtımı başkan için hiç mi hiç önemli değil doğrusu. Gökçek’in ‘Pireye kızıp yorganı yaktığı’ herkesçe biliniyor. Oysa İstanbul’da öyle mi? Kadir Topbaş, kültür başkenti dünyanın gözbebeği İstanbul’un toplu ulaşımını sarı basın kartı olanlara sonuna kadar açmış halde. Onun da bir bildiği vardır herhalde. Duayen meslektaşlarımızın itibarından övgüyle söz ettiği sarı basın kartı artık ayaklar altında desek yeridir… Devletin bütün kuruluşlarının tanıdığı bu kart maalesef yerel yöneticilerin şamar oğlanı oldu. Üstelikte belli şartları ve yasal bekleme sürelerini yerine getiren gazetecilere Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nce verilen bu kartı almanın öyle her yiğidin harcı olmadığı halde. Basın Kartları Komisyonu Türkiye'de her üç ayda en az yüz kişi bu kartı veriyor. Aynı toplantılarda 60 kişi de Sürekli Basın Kartı'na kavuşur. Söz konusu kart olmayanın pasaportuna da ‘Gazeteci’ yazılmaz. Türkiye’nin en büyük sorunu da zaten var olan kuralları uygulamamak değil mi?

IV. VİZE TARİH VE KÜLTÜR FESTİVALİNİN İLK İSMİ YUSUF GÜNEY

Bu yıl 30-31 Temmuz 1-2 Ağustos tarihlerinde düzenlenecek IV. Vize Tarih ve Kültür Festivalinin ilk ismi Yusuf GÜNEY oldu.

Vize Belediyesi 1.Kent Konseyi Toplantısı Yapıldı



Kırklareli iline bağlı Vize ilçesinde 01.07.2009 tarihinde Belediye Kapalı DüğünSalonun'da 1.Kent Konseyi yapıldı.Saat 14.00'dabaşlayan toplantıya Vize Belediye Başkanı SelçukYILMAZ, İlçe KaymakamıSavaş ÜNLÜ, kamu kurumlarımızın yöneticileri, siyasi parti ve sivil toplumkuruluşlarımızın temsilcileri ve muhtarlar katıldı.Kent Konseyi toplantı gündeminin sunumundan sonraVize BelediyeBaşkanı Selçuk YILMAZ açılış konuşmasını yaptı.''Kent Konseyi; yerel yönetimin,kamu kurumu niteliğindekimeslek kuruluşlarının ve sivil toplumun ortaklık anlayışıçerçevesinde buluşulan,vizyonların sürdürülebilir kalkınmailkeleri temelinde belirlenen demokratik bir yönetim mekanizmasıdır.İlçemizin; tarihi, kültürel ve doğal değerlerine sahip çıkıp geliştirmek; çocukların, gençlerin, kadınların ve engellilerin toplumsal yaşamdaki etkinliklerini arttırmak birincilamaçlarımızdandır.Bugün 1.'sini gerçekleştirdiğimiz Kent Konseyi toplantısına gelen tüm katılımcılara teşekkür ederim.Belediye Başkanımız Sayın Selçuk YILMAZ'ın konuşmasının ardından İlçe Kaymakamı Savaş ÜNLÜ konuşma yaptı.İlçemizde ilk kez gerçekleştirilen Kent Konseyi toplantısının güzel çalışmalarla devam etmesi temennilerinde bulunarak başarılar diledi.Toplantıda oy birliğiyle gizli oylama yapılmasına karar verildi.''Kent Konseyi Başkanı; Hasan Basri KORKMAZ, Divan Kurulu; Oğuz KARDAŞ, İsmail SAĞLAM, Muammer İŞBİLEN olurken; Kent Konseyi Genel Kurulu kendi aralarından 8 kişilik Yürütme Kurulu üyelerini seçti.YürütmeKuruluna seçilen 8 kişinin isimleri şöyle: Hasan TOPUZ,Muammer İŞBİLEN, İsmail SAĞLAM, Ebru BİLGEN, Ruhsar KORKMAZ,Çetin KAYA, Halil DOĞAN, Osman AÇIKGÖZ seçildi.
Haber Fotograf Galerisi

Uzunköprülü sahip çıksın!


AK Parti Edirne Milletvekili Prof. Dr. Necdet BUDAK, önceki gün Uzunköprü’ye gelerek Devletin İlçedeki yatırımlarını yerinde inceledi ve devam eden yatırımlar hakkında bilgi aldı. Prof. Dr. Necdet BUDAK, ilk olarak yeni köprü inşaatına ardından, Toprak Mahsulleri Ofisine, sonrasında Çakmak Barajına ve son olarak ta İletim Kanalı inşaatının bulunduğu alana gitti. Burada incelmelerde bulunduktan sonra şehir Merkezine dönen Prof. Dr. BUDAK gazetemizi de ziyaret etti. Gazetemizde önemli açıklamalarda bulunan Prof. Dr. BUDAK, özellikle sizlerden tek isteğim Uzunköprülü olarak Çakmak barajına sahip çıkmanızdır. Uzun soluklu bir proje olan Çakmak barajına sahip çıkılması gerekiyor. Sonuçta Baraj bittiğinde buradaki herkes barajdan istifade edecek. Tekrar söylüyorum. Baraja sahip çıkalım” dedi.

KAYNAK:UZUNKÖPRÜ GÜRSES GAZETESİ

BUDA YILAN KOVALAMA TİMİ


Edirne iline bağlı Uzunköprü ilçesinde Gün geçmiyor ki çeşitli tuhaflıklar yaşanmasın. Zaman zaman dünya genelinde ortaya çıkan birçok objeyi de görebiliyoruz. Deli dana, kuş gribi, domuz gribi derken her gün başka iddialar ortaya atılıyor. Şimdide son olarak ülke genelinde kene paniği yaşanıyor. Kene ısırması ile hayatını kaybedenler her geçen gün artıyor. Keneye karşı kene savar timleri kuruluyor ve her yer ilaçlanıyor. Fotoğrafta gördüğünüz bu insanların ne yaptığını merak ediyorsunuz. Burası İlçemiz Büyük Şehsuvarbey Mahallesi Şair Sokakta ki Öztrakya sitesi bahçesi. Buradaki insanlarda kendi başlarının çaresine kendileri bakıp, bahçedeki yılanları kovalamak için çaba sarf ediyorlar. Sitede oturan yaklaşık 25 hane bulunuyor. Burada bulunan ailelerin çocukları okulların tatil olması ile birlikte bisikletlerine binip evlerinin önünde oyun oynuyorlar. Ancak aileler çocukların peşinden koşturuyor. Ne aileler rahat nede çocuklar, hiç birisi yılan korkusu yüzünden rahat edemiyorlar. Sitelerinin etrafında ve bahçelerinde yılanların cirit attığını belirten site sakinleri bu yüzden İlçe Tarım Müdürlüğüne ve Ziraat Odasına başvurdular. Ancak olumlu bir cevap alamadılar. Aldıkları cevap ilaç alıp burayı siz ilaçlayın oldu. Bunun üzerine ne yapacaklarını bilemeyen site sakinleri şimdi bahçelerindeki yılanları ellerindeki sopalarla kovalamaya çalışıyorlar. Öz Trakya sitesi sakinleri, yetkililerin yerlerinden kalkarak bu dertlerine bir çare olmalarını ve söz konusu alandaki yılanlara karşı bir önlem alarak ilaçlama yapılmasını istiyorlar. Bakalım bu insanların sesini duyan olacak mı?

KAYNAK:UZUNKÖPRÜ GÜRSES GAZETESİ

9. EDİRNE TİCARET, SANAYİ VE İŞ FUARI (ETSİF'09) VE 2. AGRO BALKAN TARIM, ORMAN VE HAYVANCILIK FUARI AÇILDI







9. Edirne Ticaret, Sanayi ve İş Fuarı (ETSİF'09) ve 2. AGRO Balkan Tarım, Orman ve Hayvancılık Fuarı başta Edirne Valisi Mustafa BÜYÜK olmak üzere, Edirne Milletvekilleri Prof. Dr. Necdet BUDAK, Rasim ÇAKIR, Bilgin PAÇARIZ, Belediye Başkan Yardımcısı Namık Kemal DÖLENEKEN, ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Bülent ALAMUT, kurum müdürleri ve çok sayıda katılımcının da bir araya geldiği törenle Sarayiçi’nde açıldı. Edirne Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) Başkanı Bülent ALAMUT, fuar açılışında yaptığı konuşmada fuarın önemine ve Edirne için gerekliliğine değinerek, fuarların pazarlamanın en önemli araçlarından olduğunu belirtti. Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Namık Kemal DÖLENEKEN de fuarın Kırkpınar'ın gölgesinde kalmaması gerektiğini düşündüğünü ifade ederek; ''Kırkpınar 648 yıllık bir gelenek, bu geleneğin gölgesinde kalan hiç bir şeyin büyümesi mümkün değil. ETSİF'in de böyle bir talihsizliği var. Hâlbuki bu tür etkinlikler şehre canlılık getirecek şekilde organize edilmelidir. Kırkpınar'da gelecek insanları yatıracak yerimiz yok, bugün buraya 20 kuruluş daha çağrılsaydı, onlara verecek yatağımız bile yoktu. Konuları birbirinin üstüne getirmekle fuara da zarar verdiğimizi düşünüyorum '' dedi. Daha sonra söz alan Edirne Milletvekili Rasim ÇAKIR ise, fuarın her geçen gün daha kurumsal bir hal aldığını belirtirken, Edirne Milletvekili Prof. Dr. Necdet BUDAK da, Edirne'ye iktidarın gerekli yatırımları yaptığını söyledi. Edirne Valisi Mustafa BÜYÜK ise Sarayiçi mevkisindeki fuarın açılışında yaptığı konuşmada, ekonomisi tarıma dayalı Edirne için fuarların önemli olduğunu söyledi. Vali BÜYÜK, fuarın yararlı olacağına inandığını ifade ederek; ''Edirne bir çok açıdan önem verilen bir kent. Ülke ekonomisine tarım açısından değer katan bir kent. Tarıma dayalı sanayi ve bu anlamda çalışma yapan insanların kendilerini ifade edecekleri bu tarz fuarlar faydalı oluyor. Doğrudan görme ve değerlendirme mekânları olan fuarlar bu açıdan önemli. Faydalı geçeceğine inanıyorum '' dedi. Konuşmaların ardından Vali BÜYÜK, Edirne Milletvekilleri BUDAK, ÇAKIR ve PAÇARIZ, Belediye Başkan Yardımcısı DÖLENEKEN ve ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ALAMUT fuarın açılış kurdelesini kestiler. Daha sonra törene katılanlar, fuar alanını gezerek ürünler hakkında bilgi aldı. Fuar, 5 Temmuz Pazar gününe kadar açık kalacak.

DEVLET HİMAYESİNDEKİ BAŞARILI ÖĞRENCİLERE VALİ BÜYÜK’TEN KARNE HEDİYESİ







Edirne Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı Çocuk Sitesi ve Erkek Öğrenci Yurtlarında kalan başarılı öğrenciler Edirne Valisi Mustafa BÜYÜK tarafından ödüllendirildi. 2008-2009 Eğitim ve Öğretim dönemini “Teşekkür” ve “Takdir” belgeleri alarak tamamlayan 23 kız ve erkek öğrenci sevincini, Edirne Valiliği Toplantı Salonu’nda bir araya geldikleri Edirne Valisi Mustafa BÜYÜK’le paylaştı. Karnelerini ve başarı belgelerini getiren öğrencilere Vali BÜYÜK tarafından yaz tatili harçlığı ve çeşitli hediyeler verildi. Edirne’deki kızların eğitim ve spor alanındaki başarılarının kendilerini sevindirdiğini ifade eden Vali Mustafa BÜYÜK, Edirne'de kızların erkeklere göre daha başarılı olduğunu gözlemlediğini ve bu durumun kendisini umutlandırdığını anlattı. Başarılı öğrencilere tek tek herhangi bir ihtiyaçlarının olup olmadığını da soran Vali BÜYÜK, öğrencilerin yaz tatilini en iyi şekilde geçirmeleri için kendileri için bir program hazırlayacaklarını söyledi.

Demirköy’de operasyon


Kırklareli iline bağlı Demirköy ilçesinde bir ihbarı değerlendiren jandarma, polis ve sivil ekipler, Demirköy, İğneada ve köylerde bulunan bazı tarımsal kalkındırma kooperatiflerine ve mükelleflerin bağlı olduğu muhasebe bürolarına eş zamanlı operasyon başlattı.Sabah saat 09.00 sıraları başlayan operasyonda konu ile ilgili olarak çok sayıda dosya ve dökümana incelemek üzere el konuldu. Demirköylü vatandaşların ilgisi ile karşılanan operasyon saat 12.00 sıraları sona erdi

KAYNAK:LÜLEBURGAZ GÖRÜNÜM GAZETESİ

—BABAESKİ’DE EĞLENCE SEKTÖRÜNE YENİ BİR MEKÂN DAHA KATILDI…






















Eğlence sektöründe gece hayatına hız kesmeden devam eden Babaeski İlçesi, İstanbul gecelerini aratmıyor.
Ülke genelinde devam ekonomik krize rağmen Babaeski İlçesi’nde ardı ardına açılan bir birinden güzel işletmelere bir yenisi daha katıldı.
Geçtiğimiz günlerde hizmete giren, Tansa Kır Lokantası, Sevenlerin Bahçesi ve Mihrabad Cafe’den sonra, nezihi ortamı ve profesyonel personel kadrosu ile eğlence sektöründe Bahçe Pub’da yeni mekânı ile yerini aldı.
Festival alanında ki yeşillerle bürünmüş doğal ortamında ki geniş bir alana kurulu olan işletmesi ile “Yaza Merhaba Gecesi” düzenleyen Bahçe Pub, gecede yer alan sanatçıların verdiği konserlerinde müşterilerine unutulmaz, muhteşem bir müzik ziyafeti yaşattı.
Sıcakların artması ile hızla etkisini göstermeye başlayan yaz sezonunda, eğlenceye düşkün olanlar, kapalı alanlarda ki işletmelerden rotaları eğlence yerlerinde yazlık mekânlara yöneltti.
Birbiri ardına açılan mekânlar arasında, 600’e yakın seçkin konukla yaza merhaba diyen “Bahçe Pub’un” sahibi Hakan Çoralı, müşterilerine sunduğu canlı müzik keyfi ve kaliteli hizmet anlayışı ile bir anda dikkatleri üzerine topladı.
Çoralı, sezona daha yeni başladıklarını belirterek, her gece ayrı bir sürprizlerinin olacaklarını kaydetti.
Gecede, Coşkun Tetik Klâs–39 ve saz arkadaşları, Saksafon ve Gitarda Fırat ve Murat ikilisi ve ayrıca konuk sanatçı olarak yer alan Babaeski’nin çok yakından tanıdığı bir isim olan Pınar Ünlü, Türk Sanat Müziği eserlerini kendine tarz farklı bir müzik yorumu ile söylemesi dinleyenlerden tam not aldı.
HABER VE FOTO:METİN KARAKUŞ

ODA BAŞKANI TOPAL, “EN FAZLA MAĞDUR OLAN KESİM ESNAF-SANATKARLARDIR


Kırklareli’nin Babaeski İlçesi’nde Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Türkay Topal, mikro işletmelerin büyük bölümünün esnaf ve sanatkâr işletmelerinden oluştuğunu ama yine de en fazla mağdur olan kesim’in esnaf ve sanatkârlar olduğunu söyledi.
Oda Başkanı Türkay Topal, yaptığı açıklamada, TÜİK verilerine göre, Türkiye’de istihdamın yüzde 62’ye yakın bölümünü mikro işletmelerin yarattığını belirtti.
Topal, daha sonra açıklamasında şunları kaydetti; “Kendileri ile birlikte büyük bir kitleye istihdam imkânı yaratan, bu anlamda devletin iş yaratma yükünü azaltan esnaf-sanatkârlarımızın, aynı zamanda geleneksel usta-çırak ilişkisi ile iş piyasasına nitelikli eleman da yetiştirmektedir. Üretim ve ihracat potansiyelleri ve yarattıkları katma değer ile ekonominin vazgeçilmez unsurları olan esnaf ve sanatkârlarımız yurdun en ücra köşelerine kadar hizmeti toplumun ayağına götürerek, aynı zamanda sosyal bir görev de üstlenmektedir. Tüm bu olumlu özelliklerine rağmen, Türkiye’de en fazla mağdur olan kesim yine de esnaf-sanatkârımızdır.”
Yıllardır büyük işletmeleri koruyan ve destekleyen politikaların ön planda tutulması ve küçüklerin sürekli göz ardı edilmesinin yaşanan ekonomik krizlerin de temel nedenlerinden biri olduğuna dikkat çeken Oda Başkanı Türkay Topal, şu görüşlere yer verdi.
“Yüzde 98’i mikro işletmelerden oluşan bir ekonomide, sürekli büyüklere yatırım yapılmasının sonuçlarını bugün ne yazık ki acı bir şekilde yaşıyoruz. AB başta olmak üzere birçok gelişmiş ülkede küçük işletmeleri korumayı öngören politikalara geri dönüldü, dönülüyor. Artık küçük işletmelere kırmızı kart gösterilmiyor, yollarına kırmızı halılar döşeniyor. Son yıllarda Hükümetimiz de bu yönde politika değişikliklerine gitmekte. Konfederasyonumuzun esnaf-sanatkârın korunmasına yönelik önerileri yavaş yavaş değerlendirilmeye başlandı. Örneğin, geçen yıl içinde ilk kez imalatçı esnaf-sanatkârlara sıfır faizli kredi kullandırıldı. Ancak, esnaf-sanatkârların uzun yıllardan bu yana çözülemeyen sorunları var. Hâlihazırda yaşanan kriz ile sorunlar daha da artmış durumda. Ekonomik kriz nedeniyle kişilerin satın alma gücü düştü, talep azaldı ve bunun sonucunda piyasalarda bir durgunluk meydana geldi. Bu talep daralması esnaf-sanatkârları da çok olumsuz etkiliyor.”

HABER VE FOTO:METİN KARAKUŞ

YALITIMSIZ EV, “PASİF EV”DEN 20 KAT FAZLA ENERJİ TÜKETİYOR
















Dow’dan % 92 enerji tasarruflu ve
“0” karbon emisyonlu “Pasif Ev”

Dünya önümüzdeki 30 yılda enerji ihtiyacını karşılamak için 16 trilyon dolar harcayacak ve önlem alınmazsa 2020 yılında fosil yakıt rezervlerinin yarısı tükenmiş olacak. Dünya nüfusu 2030’da bugüne göre yüzde 47 daha fazla yakıt tüketecek. Ve bugün konutlar tek başına toplam enerji tüketiminin ortalama yüzde 30’unu kullanarak mevcut durumun hızla kötüleşmesine neden oluyor. Bu olumsuz tabloya karşılık öyle bir ev düşünün ki, enerjiden yüzde 92 tasarruf sağlasın, karbon emisyonu “0” olsun… Dow Bina Çözümleri’nin yalıtım uygulamalarıyla İtalya’da inşa edilen “Pasif Ev” bu hedefleri yakaladı. Sıra yurt dışındaki bu uygulamaları ülkemize de getirmekte… Çünkü ülkemizdeki yalıtımsız binalar, sadece ısınmak için bu “Pasif Ev”lere göre 20 kat daha fazla enerji tüketiyor.

Günümüzde konutların maksimum enerji tasarrufu ile çevreyle dost ve sürdürülebilir bir ilişki içinde inşa edilmesi için çalışılıyor. Ultra düşük enerji kullanılarak ısıtılan bu yapılar “Pasif Ev” olarak adlandırılıyor. “Pasif Ev” sadece ısıtma enerjisini değil iç hava değişimi, aydınlatma ve sıcak su için kullanılan enerjileri de düşük tutmayı hedefleyen bir bütün. Ancak kuşkusuz bu evlerde tasarrufun en büyük kalemini yalıtım oluşturuyor.


Dow Bina Çözümleri, İtalya’da güneş enerjisi kullanımının yaygınlaşmasını hedefleyen bir sivil toplum kuruluşu olan İtalyan Solar Bilgi Merkezi binasında CE Belgeli STYROFOAM ürünleriyle gerçekleştirdiği ısı yalıtımı uygulamalarıyla yüzde 92 enerji tasarrufu sağladı ve dünyanın sürdürülebilir geleceği için önemli bir adım attı. Binanın dış duvarlarının ısı yalıtımında, Dow Bina Çözümleri tarafından üretilen 18 cm kalınlığında CE Belgeli STYROFOAM XPS Isı Yalıtım Levhaları kullanıldı. Diğer ısı yalıtım malzemeleri ile 25 cm’ye kadar çıkabilecek yalıtım kalınlıkları, Dow Bina Çözümleri’nin ürünleriyle 18 cm’e düşürülerek uygulama ve detay çözümlerinde kolaylık sağlandı. Yani diğer malzemelere göre yüzde 28 daha ince uygulanan CE Belgeli STYROFOAM ısı yalıtım levhaları aynı ısı yalıtım performansını korudu. Dış duvarların yanı sıra kapı ve pencere pervazları ile eşiklerde de ısı yalıtımı uygulandı. Çatılarda ise nefes alan su yalıtım örtüsü Dow ROOFMATE VP-N kullanıldı.

Dow Bina Çözümleri Türkiye Bölüm Başkanı Durmuş Topçu, “Pasif Ev” standartlarının, binanın ısıtma enerjisi tüketiminin yılda metrekare başına 15 kWh’in altında kalmasını hedefleyen yalıtım sistemi ve ısıtma donanımının kullanılmasını zorunlu kıldığını belirtti. Buna karşılık Türkiye’deki yalıtımsız binalarda, yılda metrekare başına enerji tüketiminin 300-350 kWh’e kadar çıktığını vurgulayan Topçu, teknolojik olarak minimum enerji tüketmek söz konusu iken ülkemizdeki konutlarda “Pasif Ev”e göre 20 kat daha fazla enerji harcandığının altını çizdi. Mevcut “TS 825 Isı Yalıtımı Yönetmeliği” gereğince ısı yalıtımının ciddi bir zorunluluk haline geldiğine ve bu sayede yalıtımsız binalara göre yüzde 70 tasarruf sağlandığına işaret eden Topçu, bu tasarrufa rağmen “Pasif Ev”e göre hâlâ 8 kat daha fazla enerji tüketildiğini vurguladı.


Topçu, çevre dostu ve AB üyesi ülkelerin kullandığı şişirme gazlarıyla uluslararası CE Belgeli olarak üretilen STYROFOAM ısı yalıtım levhalarının yüksek enerji tasarrufu ve düşük karbon emisyonu gibi katkılarının yanı sıra dış ortam koşullarına dayanımı sayesinde bina ömrü boyunca performans gösterdiğine de dikkat çekti.

TEKİRDAĞ VALİLİĞİNDEN KAMU OYUNA DUYURU

“Aynı hastanede ikinci ihmal”, “Domuz Gribi şüphesi ile geldi, tahliller çıkmadan evine gönderildi.” şeklinde bazı internet sitelerinde çıkan haberle ilgili olarak;

01.07.2009 Çarşamba günü Tekirdağ Merkez ilçemizde Almanya’dan gelmiş vatandaşımızın bazı şikâyetleri üzerine Tekirdağ Devlet Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları Uzmanı tarafından hasta, klinik ve laboratuar olarak değerlendirilmiştir. Vakanın değerlendirilmesi sonucu boğazında enfeksiyon olduğu anlaşılmış ancak, olası Pandemik influenza A H1N1 olarak değerlendirilmemiştir. Hastanın ateşi 38 dereceyi aşmamıştır. Olası vaka tanımına uymadığından hastadan numune alınmamıştır. Hastada Pandemik İnfluenza A H1N1 yoktur. Hastaya konulan teşhis başka bir hastalıktır. Hastanın teşhis konulan hastalığı ile ilgili olarak; genel durumunun iyi olduğundan ve yatırılmayı gerektirecek bir husus bulunmadığından hasta evine gönderilmiştir.

Hastaneye her gelen vaka, şüphelenilecek olası vaka değerlendirmesi ile laboratuar örneği alınacak vaka değildir. Hasta yinede evinde izlemeye alınmıştır. 02.07.2009 tarihinde saat 14:00 de ateşi 36.8 derecedir ve genel sağlık durumu iyidir.

Kamuoyuna duyurulur.
sağ üst köşede yer alan Önceki kayıtlar'a tıklayarak geçmiş haberlere ulaşabilirsiniz...