***Hoşgeldiniz!!! Trakyadaki en güncel ve en kaliteli haberler için; www.trakyahaberci.com...

3 Kasım 2009 Salı

Çorlu Kızılayın Kampanyası Trakya Kolejinden Başladı

“Biriktiriyorum, arkadaşlarıma okul yaptırıyorum”
Başak Çocuk KIZILAY Sosyal Sorumluluk Projesi kapsamında, “BİRİKTİRİYORUM, ARKADAŞLARIMA OKUL YAPTIRIYORUM” kampanyası Kızılay Çorlu Şubesince Çorlu Özel Trakya Koleji’nden başlatıldı.
Türk Kızılayı, Ziraat Bankası ve Milli Eğitim Bakanlığı üçlüsü ülke çapında okulsuz bölgelerin okul kazanması için KUMBARA ‘lı kampanyaya büyük önem veriyor.
Çorlu Merkezde Çorlu Kızılay Şubesi 9088 kumbarayı okullarda öğrencilere teslim edecek. Karton kutular içinde özel imal edilmiş kumbaralar öğrencilerin küçük yaşta tasarruf alışkanlığı kazanmasına da öncülük ediyor.
Önceki gün Çorlu Kızılay Şubesi Başkan yardımcısı Selma Eren, Kızılay Çorlu İlk Yardım Eğitmeni Şebnem Kurt ve diğer ilgililer Çorlu Özel Trakya kolejine gelerek, kampanyayla ilgili ilköğretim öğrencilerine sunum yaptılar. Kampanyayı ve dağıtımı yapılacak kumbaraları tanıttılar.
Trakya Koleji konferans salonundaki tanıtım toplantısına Trakya Koleji Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şule Çalışkan, Okul Genel Müdürü Ahmet Varol, Lise Müdürü Mahmut Selvi , İlköğretim Müdürü Dilaver Çekici ve sınıf öğretmenleri de katıldılar.
Projenin tanıtımının ardından öğrencilere kumbaralar tek tek dağıtılacak.
Çorlu’da İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile Kızılay Şubesi bu projenin tanıtımı ve kumbaraların öğrencilere teslimini birlikte gerçekleştirecekler.
“Yaşım küçük kalbim kocaman. Biriktiriyorum, arkadaşlarıma okul yaptırıyorum”
Kumbaralara öğrenciler ve aileleri yardım yaptıktan sonra okullar tarafından listelenerek, toplanan yardım paraları Çorlu Kızılay Şubesine teslim edilecek.
Türkiye çapında yapılacak kampanya’da okul yapımı için büyük rakamların toplanması hedefleniyor.
AMAÇ
İlköğretim çağındaki çocuklar arısında Kızılaycılığın benimsenmesi, Sosyal yardımlaşma ve dayanışma anlayışının gelişerek, pekiştirilmesi, Çocukların Kızılay faaliyetlerine katılımlarının sağlanması.
HEDEF
Çocukları tutum ve davranışa yöneltmek, çocuklara, yaptıkları birikimlerin insani faaliyetlerde kullanma imkanı sağlamak, yardımlaşma bilincini arttırmak.
Bu projede toplanan miktarlarla okul yaptırmak.

HABER VE FOTO:Erdal ÖZCAN

Vize’de kurtuluş coşkusu


Kırklareli iline bağlı Vize’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 87.yıldönümü törenlerle kutlandı.Vize’de kutlama töreni Pazar günü saat 08.30'da tören alanına çelenk koyma, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı.VizeKaymakamı Savaş Ünlü, Garnizon Komutanı Emin Dursun ve Belediye Başkanı Selçuk Yılmaz kaymakamlık makamında tebriklerin kabulünden sonra, törene katılan öğrencilerin ve halkın bayramını kurtuluş kızı ile birlikte kutladı.Belediye Başkanı Selçuk Yılmaz, günün anlam ve önemini belirttiği konuşmasında şöyle dedi:“Kurtuluş bayramı; insanların zafere kavuştukları, zamanın en büyük sembolü olan bir mutluluktur. Tarihin kendisiyle övündüğü bir gün olan Kurtuluş Bayramı milli benliğin ve milli tarihin bir amacıdır.İlçemizin düşman işgali sırasında, içinde bulunduğu imkan ve şartları düşünmeksizin kadın-erkek, genç-yaşlı demeden herkesin bir araya gelerek haklı mücadelenin elde edildiği gün olan bugün, Kurtuluşun 87. Yıldönümüdür. Vize halkı, kendi şehirlerini düşman işgalinden kurtarmanın haklı onur ve gururunu 87 yıldır yaşamaktadır.Bu duygu ve düşüncelerle bize bu zaferi kazandıran ulu önder Mustafa Kemal Atatürk ve aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, tüm halkımın bayramını tebrik ediyor, saygılar sunuyorum.”Belediye Başkanı Selçuk Yılmaz’ın konuşmasından sonra öğrenciler tarafından şiirler okundu, halk oyunları gösterileri gerçekleşti.Tören bandosu eşliğinde tören geçidi yapılarak tören kutlamaları sona erdi.


VİZENİN KURTULUŞ TARİHÇESİ

Vize 27 Temmuz 1920’de Yunan işgaline maruz kaldı. Yaklaşık 2.5 yıl süren bu işgal döneminde Vize’liler çok sıkıntı çekti ve zulüm gördüler. Bu işgal dönemi 11 Ekim 1922’de imzalanan Mudanya Mütakeresi ile sona erdi. Mütakereye göre içinde Vize’nin de bulunduğu Doğu Trakya Bölgesi İtalyan yönetimine bırakılacaktı. Yine müttefiklerin kararı gereği İtalyanlar 16 Ekim 1922’de Vize’ye girecekler ve bir gün sonra da Yunanlılar kasabayı terk edeceklerdi. Fakat beklenen tarihte tahliye gerçekleşmedi. Beklenen devir-teslim ve tahliye ancak 19 Ekim 1922’de gerçekleşti. 21 Ekim 1922’de Yunanlılar şehri tamamen İtalyan kuvvetlerine teslim ettiler. Antlaşma gereği şehir 1 Kasım 1922’de Türk Jandarmasına teslim edildi. Bu tarihle beraber; Türk orduları bir daha çıkmamak üzere Vize’ye girdiler. Tahliyeden sonra Vize Kaymakamlığı’na Şeyhler Nahiyesi Müdürü Cemal Bey ve Jandarma Kumandanlığı’na da Yüzbaşı İsmail Hakkı Bey tayin olundular.20 Aralık 1924'de Kırkkilise adı, Kırklareli olarak değiştirildi. Vize, Kırklareli ilinin bir ilçesi olarak bugünkü teşkilatta yerini aldı.
KAYNAK:LÜLEBURGAZ GÖRÜNÜM GAZETESİ
www.vize.com.tr

Kırklareli ilinde İlk Domuz Gribi Aşısı Sağlık Müdürü Bilgin’e yapıldı


Sağlık Bakanlığı tarafından Kırklareline ilk etapta bin 600 doz Domuz Gribi Aşısı gönderildi. İle gönderilen aşılar dün ilk olarak Kırklareli Sağlık Müdürlüğü personeline uygulandı. Kırklarelindeki ilk Domuz Gribi Aşısını Kırklareli İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Bilgin oldu. Kırklareli İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Bilgin, Ülkemizde 01 Kasım 2009 tarihi itibarıyla laboratuar teyitli ve tedavisi hastanede sürdürülmekte olan 32 vakanın bulunduğunu, bugün itibarıyla Domuz Gribinden hayatını kaybedenlerin sayısının 7 olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:İlk Pandemik Grip Vakasının tespit edildiği 15 Mayıs 2009 tarihinden bu yana ülkemizde toplam 1870 Pandemik Grip Vakası tespit edilmiştir. Bu vaka sayısı bugün itibariyle Türkiye'de var olan vaka sayısı değil, sürecin başlangıcından bu yana tespit edilen toplam vaka sayısıdır.İlimizde okullarımızdan domuz gribi şüphesiyle sağlık kurumlarımıza başvuran herhangi bir öğrenci bulunmamaktadır. Bazı okullarımızda Domuz Gribi Vakalarının bulunduğu iddiası kesinlikle doğru değildir. Temmuz ve Ağustos aylarında yurtdışı kaynaklı, kesin tanısı İstanbul Viroloji Laboratuarı tarafından konmuş 7 Domuz Gribi Vakası ilimizde tespit edilmiştir. Vakaların hepsi yurtdışında ikamet etmekte olup tedavileri tamamlanmış, temaslıları takip edilmiş, herhangi bir sorun yaşanmamıştır.Ülkemizde şu ana kadar saptanan hastaların kliniğinin hafif veya orta şiddette seyrettiği, istirahat ve destek tedavisi ile iyileştikleri gözlenmektedir. Ancak risk grubundaki hastalar sağlık kuruluşları tarafından daha yakından takip edilecektir. Ellerin sık sık su ve sabunla yıkanması hastalığın bulaşmasını önlemede en önemli tedbirlerden biridir. Öksürük veya hapşırık esnasında ağız ve burun tek kullanımlık kâğıt mendil ile kapatılmalı ve mendil çöp kutusuna atılmalıdır. Evler ve diğer kapalı mekânlar sık sık havalandırılmalı, özellikle sık dokunulan eşyalar ve yüzeyler temizlenmelidir.Domuz Gribi aşısı risk grubunda yer alanlara uygulanacaktır. Bu risk grubu olarak gebeler, okul öncesi ve okul çağındaki çocuklar, diyabet, KOAH, kalp hastalığı ve bağışıklık sistemi yetmezliğine sahip kronik hastalığı olanlar, sağlık personeli, elektrik, doğalgaz ve ulaşım hizmeti gören kritik görevlerdeki kamu personeli, asayiş kuvvetleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları, hacı adayları olarak Sağlık Bakanlığı Bilim Danışma Kurulu tarafından belirlenmiştir.Ülkemizde kullanılacak Pandemik A (H1N1) 2009 aşıları;Glaxo Smith Kline, Novartis ve Sanofi Pasteur firmaları tarafından üretilen aşılar olacaktır. Bu aşıların teslimatı bölünmüş dozlar halinde olacaktır.Novartis Firması tarafından üretilen Focetria aşısının ilk teslimatı yapılmış, Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi'nde analizleri bitmiştir. İlimize bin 600 doz dağıtımı yapılan bu aşı (Focetria), ilk olarak özel sektör dahil sağlık hizmetlerinde görev alan tüm personele, Suudi Arabistan'a gidecek Hacı Adayları ile Hacda görevli personele uygulanacaktır.Hacı adayları için 04.11.2009'a kadar havaalanlarında çıkış esnasında pandemik A (H1N1) 2009 aşısı uygulanacaktır. Bu tarihten sonra çıkış yapacak olan hacı adayları ise Müftülükler ile koordinasyon sağlanarak acilen bilgilendirilip belirlenmiş olan merkezlere davet edilerek aşılanacaklardır. Diğer risk grubunda bulunanların aşılaması, önümüzdeki günlerde ilimize teslimatı gerçekleşecek aşılar ile yapılacaktır. Üretimi sınırlı olduğu için H1N1 Aşısının ilk etapta eczanelerde satılması beklenmemektedir. Sağlık personeli gözetiminde uygulanacaktır. Domuz Gribi aşısının, mevsimsel grip aşısı ile birlikte yapılmasında bir sakınca yoktur.Yapılan açıklamanın ardından ilk Domuz Gribi Aşısı Kırklareli İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Bilgine yapıldı. Aşıyı olan Dr. Bilgin, bu uygulamayı ilk olarak sağlık personeline uygulanmasının bu Aşıdan korkulacak bir şeyin olmadığının gösterilmesi bakımından önemli olduğunu vurguladı. Daha sonra 50 personele Domuz Gribi Aşısı vuruldu.

KAYNAK:YEŞİLYURT GAZETESİ

ÇTSO'dan 520 öğrenciye Kış Hediyesi


Tekirdağ iline bağlı Çerkezköy, Veliköy, Kızılpınar ve Karaağaç'ta ikamet eden 520 öğrenciye, Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası tarafından güzel bir sürpriz yapıldı.
KABAN VE BOT HEDİYE EDİLDİ
Daha önce okullarla irtibata geçerek, ihtiyaç sahibi öğrencileri tespit eden Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği işbirliğiyle, bu öğrencilere, kışlık bot ve kaban hediye etti. Giyim mağazasına götürülen öğrencilerin tercihlerini dikkate alan ÇTSO Yöneticileri, önce çocuklara kaban ardından da birer adet bot hediye etti.
HEM ÖĞRENCİLER SEVİNDİ HEM AİLELER
Hem Çerkezköy, hem de beldelerde okuyan öğrencileri, gruplar halinde mağazaya götürüp giydiren oda yetkilileri, toplam 520 öğrenciyi sevindirirken, ailelerini de, Bayramlık telaşından kurtarmış oldu.
KAYNAK:ÇERKEZKÖY HABER GAZETESİ

Belediye Meclisi'nde Mandalı sürprizi

Tekirdağ iline bağlı Çerkezköy ilçesinin Kapaklı Belde Belediye Meclisi Kasım Ayı Olağan Toplantısı’nda İrfan Mandalı sürprizi yaşandı. Meclis Toplantısı başladıktan sonra kapıdan içeri giren İrfan Mandalı, Meclis Üyeleriyle selamlaştıktan sonra izleyici koltuğuna geçti. 'Geçmiş olsun' dileklerini kabul eden Mandalı, “İnşallah bir sonraki meclis toplantısında ben de aranızda olacağım.” diyerek, kısa bir süre sonra Belediye Başkanlığı'na geri döneceği mesajını verdi
KAYNAK.ÇERKEZKÖY HABER GAZETESİ

Ne Yediğimi Bilmek İstiyorum!

“TEMA Vakfı, Genetiği Değiştirilmiş Ürünlerin ülkemize girmesine yasal zemin hazırlayan yönetmeliğin iptali için dava açmaya ve oluşturduğu Bilim Kurulu ile hazırlayacağı bilimsel raporla bu konudaki görüş ve çözüm önerilerini kamuoyu ile paylaşmaya hazırlanıyor.
Türkiye, dünyanın çok az yerinde rastlanır bir ekosistem çeşitliliğine ve gıda ile tarım için önemli genetik çeşitliliğe sahiptir. Avrupa kıtasının tümünde bulunan bitki türlerinin sayısı yaklaşık 12.000 iken, sadece Türkiye’ de saptanmış bitki türü sayısı 9.000’dir. Bunun yaklaşık % 33’ü yani 3.000 civarındaki kısmı ülkemize özgü endemik türlerdir. Bu rakam Avrupa Kıtası’nın tümünde 2.500’dür. Bu istisnai derecede yüksek endemiklik düzeyi, Türkiye’ye bu türlerin, özellikle de dünyanın büyük bölümünün bağımlı olduğu tahılların türetildiği yabani türlerin korunması, tehlike altına girmemesi veya yok olmaması konusunda daha da büyük bir sorumluluk yüklemektedir. Zira günümüzde 15 bitki türü, dünya nüfusunun %90’ını
beslemektedir. Ve sadece buğday, pirinç ve mısır dünya tahıl üretiminin 2/3’ünü oluşturmaktadır.
Türkiye, Yerkürede mevcut olan sekiz önemli Gen Merkezi’nden iki tanesini içine almaktadır [Vavilov’un (1951) bitkiler için tanımladığı önemli Gen Merkezleri: Etiyopya, Akdeniz havzası, Orta doğu, Orta Asya, Hindistan, Çin +Siyam+Malaya+Java, Güney Meksika + Orta Amerika, Güney Amerika]. Anadolu kendi başına ayrı bir kıta değildir. Ancak, sanki ayrı bir kıtaymış gibi, büyük bir kıtanın sahip olabileceği tüm biyolojik çeşitlilik özelliklerine sahiptir. Dünyada değişik ülkelerde yetiştirilen pek çok bitki ve hayvan türünün orijinal ataları, bu topraklardan dağılmıştır. Bir bakıma Anadolu ekosistemi, doğal bir gen bankası niteliğindedir. Bu nedenle Türkiye, dünyadaki jeo-politik önemine ek olarak, jeo-biyotik önemi de büyük olan bir ülkedir.
Tüm bunlar bilinirken, insan sağlığını ve gıda güvenliğimizi doğrudan tehdit eden GDO’lu ürünlerin ülkemize girmesini serbest bırakan “Gıda ve Yem Amaçlı Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerinin İthalatı, İşlenmesi, İhracatı, Kontrol ve Denetimine Dair Yönetmeliğin" 26 Ekim 2009 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olmasını anlamak mümkün değildir. Yönetmelikle GDO’lu ürünlerin ülkemize girişi serbest bırakılmakta, tüketici satın aldığı ürünlerin içinde GDO’lu ürün bulunup bulunmadığını öğrenmekten mahrum bırakılmaktadır.
Bu anlayış ve yaklaşım kısa bir süre sonra GDO’lu ürünlerin ülkemizde ekilmesine de zemin hazırlayacaktır. Böylece insan sağlığını tehdit eden GDO işgali, biyolojik çeşitliliğimiz üzerinde tehdit oluşturduğu gibi çiftçimizin tohum ayırma hakkını elinden alacak, çokuluslu şirketlerden tohum almaya mahkum kılacaktır.
Ülke genelinde yaklaşık 370.000 Gönüllüsü ile “GDO’ya Hayır” diyen TEMA Vakfı, GDO’lü ürünlerin ülkemize girişini serbest bırakan yönetmeliğin iptali için hukuki ve bilimsel platformda mücadeleye hazırlanmaktadır. Yıllardır hazırlanmakta olan Ulusal Biyogüvenlik Yasası’nın biran önce tamamlanması çağrısında bulunan TEMA Vakfı, Aralık 2009’da toplayacağı GDO ile ilgili Bilim Kurulu’nda oluşturulacak görüş ve çözüm önerilerini kamuoyu ile ayrıca paylaşacaktır.
TÜRKİYE ÇÖL OLMASIN!
TEMA VAKFI

Kore Yine Karıştı

Tekirdağ iline bağlı Çorlu ilçesinde Geçtiğimiz hafta meydana gelen ve silahların çekildiği olayın ardından Hıdırağa Mahallesi`nin ‘Kore’ olarak bilinen semtinde yine olaylar yaşandı. Öfkeli vatandaşlar bir evi ateşe verdi.
Edinilen bilgilere göre karısını kaçırdığını öne sürdüğü adamın evini tüfekle basarak 16 yaşındaki kızını alıkoyan ve zorla kendi evine götüren bir kişinin tutuklanmasının ardından Kore`de yine olaylar çıktı. Ateşe verilen bir ev itfaiye ekiplerinin müdahalesine rağmen kullanılamaz hale geldi. İddialara göre olay şöyle gelişmiş, Çorlu Hıdırağa Mahallesi Kalealtı 1. Sokakta ikamet eden Zafer A., aynı mahallede Çiçek Caddesi 7. Sokakta oturan Ramazan Ç.`nin eşi Nuran Ç.`yi kaçırdı. Eşinin kaçırılmasını hazmedemeyen ve kaçmadığını, kendi rızasıyla gittiğini öğrenen Ramazan Ç., Hasan Ç. ve Ahmet Ç. ile birlikte Zafer A.`nın evini basmıştı. Tüfekle sağa sola ateş eden ve tehditler savuran Ramazan Ç., Zafer A. ve eşi Nuran Ç.`yi evde bulamayınca Zafer A.`nın 16 yaşındaki kızı Y.A.`yı zorla alıkoymuş, Ramazan Ç.`nin Zafer A.`nın evini bastığı ve kızı Y.A.`yı eşine karşılık evine kapattığının bildirilmesi ile harekete geçen çok sayıda polis ekibi Ramazan Ç.`nin evine operasyon düzenlemişti. Operasyonda Ramazan A. gözaltına alınırken evde tutulan Y.A.`da kurtarılmış, Evde yapılan aramada olayda kullanılan av tüfeğine de el konulmuştu. Yaşananların ardından Ramazan Ç. adlı kişinin çıkarıldığı adli mercilerce silahla, zorla ve tehditle yaşı küçük kız çocuğunu alıkoymak ve av tüfeği ile havaya ateş etmek suçlamaları ile tutuklanarak cezaevine konulmasının ardından Ramazan Ç.`nin yakınları olduğu öne sürülen bir grup Zafer A.`nın akrabalarının Kore Semtindeki evini ateşe verdi. Çorlu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü`ne bağlı 2 itfaiye aracının müdahale ettiği yangında ev tamamen kullanılmaz hale geldi. Diğer yandan Çorlu İlçe Emniyet Müdürlüğü Önleyici Hizmetler Büro Amirliği`ne bağlı ekipler yeni olayların meydana gelmemesi için yangın çıkan evin etrafında tedbir aldı.
KAYNAK:ÇORLU AVRUPA YAKASI GAZETESİ

TEKİRDAĞ İLİNDE HACILARIMIZ VE SAĞLIKÇILARIMIZ AŞILANMAYA BAŞLANDI

Pandemik A (H1N1) 2009 Aşısı Sağlıkçılarla Hacılarımıza 2 KASIM 2009 pazartesi günü aşılanmaya başlanmışlardır. H1N1 aşılarının ülkemize gelen ilk partisinden alınan numunelerin Hıfzıssıhha Laboratuarlarımızdaki ön ve son kontrolleri tamamlanmıştır. Bütün sonuçlar olumlu olarak çıkmıştır. Aşının ilk teslimatı ilimize geçtiğimiz hafta yapılmış ve bugünden itibaren ilimizde uygulanmaya başlanmıştır.

Pandemik A(H1N1) 2009 aşısının nasıl uygulanacağı; Bağışıklama Danışma Kurulu, Pandemi İzleme Kurulu, Pandemi Yürütme Kurulu ve Aşı Çalışma Grubu toplantılarında görüşülerek alınan kararlar doğrultusunda aşı uygulaması için prensipler belirlenmiştir.
Bugün itibari ile Sağlık Müdürlüğü tarafından uygulanmaya başlanan aşı sadece İlinizde özel sektör, askeri hastaneler ve üniversiteler dahil sağlık hizmetlerinde görev alan tüm personele, Suudi Arabistan’a gidecek hacı adayları ile hacda görevli personele uygulanacaktır. Hacı adayları için 04.11.2009’a kadar havaalanlarında çıkış esnasında pandemik A(H1N1) 2009 aşısı uygulanarak aşı kartlarına işlenecektir. İlimizde daha önce diğer aşıları uygulanan tamamlanmış bulunan ve çıkış yapmamış hacılarımız için Müftülüğümüz ile işbirliği içinde hacılarımız, 04.11.2009 Çarşamba günü saat 09:00 dan itibaren Tekirdağ Merkez Eski Cami’ye davet ederek pandemik A(H1N1) 2009 aşıları uygulanacaktır. Bugün merkez 5 Nolu Sağlık Ocağımızda menenjit aşıları yapılmamış hacılarımıza menenjit aşısı ile birlikte pandemik A(H1N1) 2009 aşısı uygulanmıştır.Aşı uygulaması sağlık çalışanları için kurumlarında yapılacaktır,

Sağlık Müdürlüğümüz toplantı salonunda sağlık çalışanlarımızın bir kısmına dünyadaki şu andaki durum ve aşı hakkında bilgilendirme yapılarak pandemik A(H1N1) 2009 aşısı uygulanmıştır. İlimizdeki kamu ve özelde çalışan tüm sağlık çalışanlarına aşı uygulanmaya başlanacaktır.
Dünya Sağlık Örgütü’nün aşı konusundaki uzmanlar komitesi (SAGE) tarafından halen dünyadaki ruhsatlı pandemik A (H1N1) 2009 aşılarının gebelerde uygulanabileceğine ilişkin bir karar alınmıştır. Türkiye’deki H1N1 Aşı uygulaması ve takvimi tamamen Pandemi Bilim Kurulu’nun verdiği kararlara göre planlanmakta ve icra edilmektedir.
Vatandaşlarımızın, ellerin sık sık yıkanması, uzaktan selamlaşma, tek kullanımlık mendil kullanması gibi korunmak için önemli olan hususları uygulamaları önem taşımaktadır.
2 yaşından küçük çocuklar, kronik hastalığı olanlar, gebeler ve 65 yaş üstündekilerin grip belirtileri ortaya çıktığında mutlaka bir hekime müracaat etmeleri gerekmektedir.
Bunların dışındaki kişilerde grip belirtileri ortaya çıktığında evlerinde istirahat etmeleri, ancak genel durumda kötüleşme, solunum güçlüğü, göğüs ağrısı, nefes darlığı, bilinç bulanıklığı, 3 günden fazla süren ateş, ciddi ve sürekli kusması olan vakaların beklemeden doktora müracaatları büyük önem taşımaktadır.

“BİR ORGAN BİR CAN”

Tedavisi sadece organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli sağlık sorunlarından biridir. Organ ve doku nakli bekleyen hastaların sayısı her geçen gün artmaktadır.
Kalp ve karaciğer nakli bekleyen hastalar, uygun organ bulunamadığı takdirde yaşamlarını kısa bir süre içinde kaybetmektedir. Bugün ülkemizde 40.000’den fazla kronik böbrek yetmezliği hastası diyaliz cihazlarına bağlı olarak bir gün böbrek nakli olabilmek umuduyla yaşamını sürdürmeye çalışmaktadır. Nakil bekleyen hastaların bazıları ise tedavi olabilmek umuduyla yurt dışında çareler aramaktadır.
Tedavisi mümkün olmayan hastalıklar nedeniyle görev yapamayacak derecede hasar gören ve hatta bedene zararlı hale gelen bir organın yerine, canlı veya ölüden alınan sağlam organın konularak hastanın tedavi edilmesine organ nakli denilir.
Ülkemizde nakli yapılan organlar; böbrek, karaciğer, kalp, akciğer, pankreas ve ince barsaktır. Nakli yapılan dokular ise; kalp kapağı, kornea, kemik, kemik iliği ve deridir.

Böbrek, karaciğer, pankreas, kalp, kalp kapakları, kornea kadavradan nakledilen organ ve dokulardır. Böbrek ve karaciğer canlıdan nakil yapılabilen organlardır.
Organ ve Doku Bağışı; Kişi hayatta iken, serbest iradesi ile tıbben yaşamı sona erdikten sonra doku ve organların başka hastaların tedavisi için kullanılmasına izin vermesidir.
Organ bağışında bulunan kişinin organlarının hangi durumda ve nasıl alınacağı 2238 sayılı “Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanun”da açıkça belirtmektedir.
2238 sayılı yasaya göre on sekiz yaşından büyük ve akli dengesi yerinde olan herkes organlarının tamamını veya bir bölümünü bağışlayabilir.
Organ nakli yapılacak hastalar öncelikle kan grubu ve doku grubu uyumuna, yaş, boy, kilo gibi kriterlere ayrıca tıbbi aciliyet durumuna göre belirlenir. Cins, ırk, din, zengin-fakir ayrımı yapılmaz.
Organ bağışının dini yönden sakıncası yoktur. Büyük dinlerin çoğu organ bağışını onaylamakta ve desteklemektedir.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, 06.03.1980 tarih ve 396/13 sayılı kararı ile organ naklinin caiz olduğunu açıklamıştır.
İlimizde organ bağışları için başvurular;
-İl Sağlık Müdürlüğüne,
-Sağlık Grup Başkanlıklarına
-Hastanelere
-Emniyet Müdürlüğüne (Ehliyet Alımı Sırasında) yapılabilir.
Organ bağışında bulunabilmek için; organ bağışı kartını iki tanık huzurunda doldurup imzalamak yeterlidir.
Organ bağışı yapanların, bu durumdan ailelerini de haberdar etmeleri daha sonra çıkabilecek problemleri önlemek açısından yararlı olacaktır.
Organ bağışında bulunan kişilerin organ bağış kartını daima yanında taşıması organ bağışı işleminin karışıklık ve gecikme olmaksızın yerine getirilmesini sağlayacaktır.
Kişi organ bağışından vazgeçtiği anda organ bağış kartını taşımaktan vazgeçmeli ve bu kararını ailesine bildirmelidir.
İlimizde bugüne kadar 1207 vatandaşımız organ bağışında bulunmuştur.
Vatandaşlarımızı “BİR ORGAN BİR CAN” diyerek organ bağışında bulunmak için İlimizdeki sağlık kuruluşlarına başvurmaya davet ediyoruz.

AK PARTİ ÇORLU KADIN KOLU KİTAP VE OYUNCAK BAĞIŞI YAPTI


AK Parti Çorlu Kadın Kolu, düzenledikleri etkinlik çerçevesinde çocuklar için kitap ve oyuncak topladılar.
AK Parti Çorlu Kadın Kolu Başkanı Candan Var ve Kadın Kolu Yönetim Kurulu üyeleri ile birlikte toplanan kitap ve oyuncaklar belirlenen okullara hediye edildi.
Başkan Candan Var, düzenledikleri etkinlik hakkında bilgi verdi.
Kadınlar tarafından toplanan yüzlerce çocuk kitabı ve ansiklopedinin bu yıl Yeşiltepe İnönü İlköğretim Okulu öğrencilerine hediye edildiğini söyledi.
Bu yıl ikincisini düzenledikleri kitap toplama kampanyasını artık gelenekselleştirmek istediklerini hatta bu etkinliğin kapsamını genişletmeyi planladıklarını belirtti.
Geçtiğimiz yıl 75. Yıl 1 Kasım İlköğretim Okulu kitaplığına bağış yaptıklarını hatırlatan Candan Var, amaçlarının öğrencilere ders kitapları dışındaki kitapları da okuma fırsatı sunmak olduğunu söyledi. Önceliklerinin çocuk olduğunu vurgulayan Başkan Var, etkinliklerinin bundan sonraki aşamasında “hedefimiz kampanyanın kapsamını genişletmektir” dedi.
Geçtiğimiz yıl kitap bağışı yaptıkları okulun ana sınıflarını ziyaret ettiklerini, oyuncak toplama kampanyası fikrinin böylece oluştuğunu ve bu yıl kitabın yanı sıra oyuncak toplayarak bunu da gerçekleştirdiklerini anlattı. Başkan Candan Var, toplanan oyuncakları Kırkgöz İlköğretim Okuluna hediye ettiklerini belirtti.
AK Parti Çorlu Kadın Kolu Başkanı Candan Var, düzenledikleri etkinlikte kendilerine destek veren Kadın Kolu Yönetim Kurulu üyeleri ile bu konuda duyarlı davranarak kampanyaya yardım eden herkese teşekkür etti.
HABER VE FOTO:ONUR EREN

BABAESKİ BELEDİYESİ’NDEN UNUTULMAZ BİR ESER


Haber: Metin KARAKUŞ
Babaeski Belediye Başkanlığınca, İlçenin tarihi, kültürel ve genel durumunu içeren ”Yerel Yakın Tarih Babaeski” adlı bir kitap hazırlandı.
Avrupa Birliği ile Türkiye Arasında Sivil Toplum Diyalog’unun Geliştirilmesi Kentler ve Belediyeler Hibe Programı kapsamında Babaeski Belediye Başkanlığı’nın yürütmekte olduğu “Belediye Hizmetleri ve Avrupa Birliği’ne Katılım Sürecinde Babaeski Belediyesi’nde Kapasite Oluşturulması Projesi faaliyetleri çerçevesinde hazırlanan Yerel Yakın Tarih kitabı Babaeski ve Proje ortağı Harmanlı Halkı tarafından büyük beğeni topladı.
Babaeski Belediye Başkan Yardımcısı Fikri Karaca, konu ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi.
“Yerel Yakın Tarih kitabı, Babaeski Halkının Babaeski ile ilgili geçmişten günümüze tarihi, coğrafi yapısı, ekonomisi, sosyal yapısı, İlçemizde görev yapmış olan Belediye Başkanlarımız, Kurtuluş Savaşında Babaeski, Babaeski’de bulunan kurumlar, tarihi eserler kısaca Babaeskimiz hakkında istedikleri tüm bilgileri bulabilecekleri ders kitabı niteliğinde hazırlanmış bir eserdir. Bu kitabın hazırlanmasında ve basımında bize her türlü desteği veren Mimar Mucit Öztabak ile Belediye çalışanlarımızdan Fatih Erdem’e katkılarından dolayı çok teşekkür ederim. Kitabımızdan 39.Babaeski Tarım Festivalimiz boyunca açmış olduğumuz Avrupa Birliği Standından halkımıza binlerce dağıttık. Fakat halen kitabımıza yoğun bir talep ve ilgi var. Bu nedenle Yerel Yakın Tarih kitabından önümüzdeki günlerde biraz daha bastırmak istiyoruz. Kitabımızdan almak isteyen vatandaşlarımız kitapları bizzat benden temin edebilirler. Yerel Yakın Tarih kitabı Avrupa Birliği Tarafından Finanse edilen bir projenin en önemli çıktılarından biridir ve Belediye Başkanımız Sayın Av. Abdullah Hacı’nın Babaeski Halkına unutulmaz bir armağanıdır. Ayrıca proje yönlendirme ekibinin ortaklaşa çalışmaları ve proje ekibimizde yer alan Sofya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Ivanka Dushkova ve Varna Üniversitesi Öğretim Görevlisi Genka Rafaılova’nın önderliğinde Babaeski Belediye Başkanlığı’nın 5 yıllık Stratejik Planı hazırlandı. Normalde nüfusu 50 bin’in altında bulunan Belediyelerin Stratejik Plan hazırlama zorunlulukları yoktur. Fakat Projemiz sayesinde ilk defa bir ilçede Stratejik Plan profesyonel uzmanlar tarafından hazırlandı. Bu plan halkımıza daha kaliteli hizmet vermemizi sağlayacak ve Belediyemizin kurumsal kapasitesinin geliştirecek, gelecekteki faaliyetlerimizi planlı, programlı bir şekilde yapmamız için bizlere kılavuz olacaktır. Babaeski Belediyesi halkına daha kaliteli hizmet verebilmek için çalışmalarını aralıksız bir şekilde sürdürmektedir.”

Kadının Sosyal Hayatını Araştırma ve İnceleme Derneğinden Özel ve Anlamlı Kermes


Toplanan Paralar İle Burslu Bir Öğrencinin Eğitim Masrafları Karşılanacak
KASAİD (Kadının Sosyal Hayatını Araştırma ve İnceleme Derneği) üyeleri Çorlu Orion AVM düzenlemiş olduğu 4 günlük kermes çok büyük ilgi gördü. Üyelerin ve ev hanımlarının elemeği göz nuru yapmış olduğu danteller, havlu kenarları, lavanta keseleri, kokulu sabunlar, banyo setleri, takılar Çorlu halkı tarafından takdir edildi.
Kermeste toplanan paralar ile Çorlu Anadolu Lisesinde bursla okuyan bir kız öğrencinin eğitim masrafları KASAİD Derneği tarafından karşılanacağı belirtildi. KASAİD Trakya’da ilk ve tek olan kadın derneği olarakta büyük ilgi gördü.
KASAİD derneği başkanı Feray KARAGÖZ, kadınların sosyal statüsünü arttırmaya yönelik çalışmalar bizim misyonumuzdur, kadınlığı ilgilendiren temel sorunların başında gelen eğitim konusunda tüm kadınlarımızı bilinçlendirecek ve onlarda fark yaratmak amacı ile eğitim seminerleri düzenliyoruz dedi.
Karagöz, 2010 yılında ise daha da etkili ve ses getirecek bir çalışma programı hazırladık. Yapılan bu kermesin geliri ile bir genç kızımızı hayalleriyle buluşturacak ve eğitim bursu vereceğiz, dernek ofisimiz bize kuruluşumuzdan bu yana desteğini bizlerden esirgemeyen Tome Danışmanlığın kurucusu Emirhan Aydın ile ortak kullandığımız Kardeşler İş Merkezi dir dedi.
Kadının hayatında çalışmak erkeğin görevi olarak görünüp, kuş misali ev görünümlü bir kafese kapatılıyor. Ne zaman, eşiylen kavga edip de, evinden ayrılmak istese damgalı pozisyonuna düşürülüp psikolojik olarak eve kalmaya zorlanılıyor. Çoğu kadın özgürlüğünün sınırlı olduğuna inanarak, varlığını inkâr edip, kendisinin de bir birey olduğunu unutuyor, amacımız ulvi değerlerinden ödün vermeden, haysiyet ve şerefiyle bütün olumsuzluklara karşı göğüs germeyi bilen bu kadınlarımıza maddi anlamda bir katkıda bulunmaktır.
Çorlu Orion AVM 29-30-31 Ekim ve 1 Kasım tarihleri arasında düzenlemiş olduğumuz bu özel kermeste Çorlu halkımızı yanımızda görmekten dolayı çok mutlu olduk dedi.
HABER VE FOTO:SAMET AKSOY

Çorlu Rotary Kulübü Huzur Evini Ziyaret Etti


Tekirdağ iline bağlı Çorlu Rotary Kulübü Başkan ve üyeleri önceki gün Çorlu Huzur Evi sakinlerini ziyaret etti. Toplantı odasında bir araya gelen Huzur Evi Sakinleri ve Çorlu Rotary Kulübü üyeleriyle bol bol sohbet ettiler.
Huzur Evi Müdüründen yaşlılar hakkında bilgi alan Rotary Kulübü üyeleri, kendilerinin huzur evine her zaman yardımda bulunmak istediklerini belirttiler.
Bunun yanında Çorlu Rotary Kulübü, Huzur Evi Sakinlerine okey masası, tavla takımları, domina, müzik seti ve 80 adet havlu hediye etti.
Çorlu Rotary Kulübü Başkanı, Huzur Evinde Bulunan yaşlılar hepimizin manevi annesi babasıdır, onları üyelerimiz olarak vakit buldukça ziyaret ediyoruz, yaptığımız bu davranış umarım Çorlulu halkımıza örnek olur dedi.
HABER VE FOTO:SAMET AKSOY

VELİMEŞE BELEDİYESİ OKULLARI DOMUZ GRİBİNE KARŞI İLAÇLATIYOR.

Tekirdağ iline bağlı Çorlu ilçesinin Velimeşe Belediyesi sınırları içerisinde ki okulları domuz gribine karşı ilaçlatıyor. Kış mevsiminin başlamasıyla baş gösteren salgın hastalıkların ve domuz gribi hastalığının yayılmasını engellemek için özel bir firmaya yaptırılan ilaçlama çalışmaları neticesinde 3 adet ilköğretim ve 2 adet lise ilaçlatıldı.
Eğitime verdiği destekle tanınan Velimeşe Belediye Başkanı Rasim Yüksel yapılan ilaçlama çalışmalarıyla ilgili şunları kaydetti.
Öğrencilerimiz bizim geleceğimizdir. Öğrencilerimizin sağlığı açısından ve bu salgın hastalıkların yayılmasını önlemek için okullarımızda arınık çalışması yapmayı uygun gördük. Hem kış mevsimi bitene kadar hem de domuz gribi tehlikesini atlatana kadar arınık çalışmalarımız periyodik olarak devam edecektir dedi.
Dezenfekte çalışmalarını yerinde takip eden Rasim YÜKSEL ihtiyaç duyulan her yerde arınık çalışmalarımız devam edecektir dedi.
HABER VE FOTO:SAMET AKSOY

TEKİRDAĞ VALİLİĞİNDEN ALKOL DENETİMİ AÇIKLAMASI

Tekirdağ ilinde Alkollü içki imalatı ve ticaretinin denetimi ile ilgili 27.03.2008 tarih ve 2446 sayılı genelge hükümleri doğrultusunda oluşturulan denetim komisyonunun Eylül ayında yaptığı denetimler ile; 4733 Sayılı Kanun hükümlerine göre 116 mükellef denetlenmiş olup toplam 2 işlem yapılmıştır. Bu denetimler sonrasında;
Toplam 460 TL para cezası uygulanmıştır
sağ üst köşede yer alan Önceki kayıtlar'a tıklayarak geçmiş haberlere ulaşabilirsiniz...