***Hoşgeldiniz!!! Trakyadaki en güncel ve en kaliteli haberler için; www.trakyahaberci.com...

2 Temmuz 2009 Perşembe

SARI BASIN KARTI ÖLDÜ RUHUNA FATİHA

Celal Uçan
TÜRKİYE HABERCİ GAZETESİ KÖŞE YAZARI
Bu hafta ki yazımı bir arkadaşımın başından geçenlere ayırıyorum. Umarım arkadaşımın yaşadıkları yetkililer tarafından düzeltilir. Kendi ağzından okuyunca ilginizi çekecektir. Osmanlı’nın başkenti yeşili ve tarihiyle ünlü Bursa’daydım geçen hafta sonu. Yolculuğun her anını gazeteci merakıyla gözlemem ilginç notlar almamı sağladı. Sabah Yenikapı’dan bindiğim hızlı feribotla neşe içinde Güzelyalı iskelesine ulaştım. Bursa’nın kalbine varmam için biraz daha gayret etmem gerekti. İskele önünden halk otobüsüyle 30 dakika daha giderek Bursa metrosunun şehir merkezi bağlantılı sanayi durağına geldim. Anlatacağım garipliği de tam burada yaşadım. Metro giriş merdiveninden uyarı yazılarına bakarak indim. Bilet gişesinin camında ücretsiz geçişe izin verilmiş belgeler asılıydı. Arasında Başbakanlık onaylı ‘Sarı Basın Kartı’ da vardı. Ben gişeye uğramadan cüzdanımdan basın kartını çıkartıp geçiş bankosu yöneldim. Niyetim, kartı görevliye gösterip geçmekti. Başbakanlık Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün verdiği kart bir güvenlik görevlisinin engeline takılmıştı. Görevli karta baktığı halde ismimi sordu. Ben ilk an anlayamadım. ‘Karta baktığı halde ismimi niye sordu’ diye kısa süre afalladım. Sonra ‘Belki gözleri yakını görmüyordur’ hissi ile isim ve soyismimi söyledim. Ardından ani bir hareketle geçiş noktasına yakın kirişli duvara bakan arkadaş aranmaya başladı. Gözlerine hafif kısarak başparmağıyla duvardaki listeyi inceledi. Şaşırıp ‘neyi arıyorsunuz’ diye sorduğumda ‘listede isminize bakıyorum’ deyiverdi. Aman Allah’ım iki buçuk milyon nüfuslu Bursa’ya gelmişim ve metro girişinde bir listede ismim aranıyor. Beynim kısa devre yaptı, kamera şakası olabileceğini bile düşündüm. Ancak gerçeği öğrenmek uzun sürmedi. Meğer malum listede sadece Bursa’da görevli Başbakanlık onaylı sarı basın kartı taşıyanların isimleri yazılıymış. Değilsen basın kartının ağa babasını taşı mangır vermeden Bursaray’a binemezmişsin. Maşallah Büyükşehir Belediyesi büyük bir karar almış. Ben metroya ücretsiz binmenin derdinde değilim. Kafama taktığım şey Bursa’ya başka şehirlerden her gün binlerce sarı basın kartı olan gazeteci mi akın ediyor ki, böyle bir uygulama var. Yoksa dışarıdan gelen gazeteciler öcü gibi mi geliyor. Ya da metro zarar eder endişesi mi var. Aklı evvel belediye yönetimi hiç mi düşünemedi; dışarıdan gelen gazeteciler, belki şehrimizi tanıtacak program ya da haber yapacak’ diye… Söz ettiğim saçmalığın daha beterini ise Ankara’da Melih Gökçek yapıyor. Sayın başkan Hiçbir gazeteciye toplu ulaşım araçlarını ücretsiz kullandırmıyor. Bürokrasi kalbinin attığı, en fazla basın mensubu bulunduğu başkentin tanıtımı başkan için hiç mi hiç önemli değil doğrusu. Gökçek’in ‘Pireye kızıp yorganı yaktığı’ herkesçe biliniyor. Oysa İstanbul’da öyle mi? Kadir Topbaş, kültür başkenti dünyanın gözbebeği İstanbul’un toplu ulaşımını sarı basın kartı olanlara sonuna kadar açmış halde. Onun da bir bildiği vardır herhalde. Duayen meslektaşlarımızın itibarından övgüyle söz ettiği sarı basın kartı artık ayaklar altında desek yeridir… Devletin bütün kuruluşlarının tanıdığı bu kart maalesef yerel yöneticilerin şamar oğlanı oldu. Üstelikte belli şartları ve yasal bekleme sürelerini yerine getiren gazetecilere Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nce verilen bu kartı almanın öyle her yiğidin harcı olmadığı halde. Basın Kartları Komisyonu Türkiye'de her üç ayda en az yüz kişi bu kartı veriyor. Aynı toplantılarda 60 kişi de Sürekli Basın Kartı'na kavuşur. Söz konusu kart olmayanın pasaportuna da ‘Gazeteci’ yazılmaz. Türkiye’nin en büyük sorunu da zaten var olan kuralları uygulamamak değil mi?

Hiç yorum yok:

sağ üst köşede yer alan Önceki kayıtlar'a tıklayarak geçmiş haberlere ulaşabilirsiniz...