***Hoşgeldiniz!!! Trakyadaki en güncel ve en kaliteli haberler için; www.trakyahaberci.com...

1 Mart 2010 Pazartesi

SENDE BİZİM KUSURUMUZA BAKMA TAYYİP ABİ !

KUSURA BAKMA TAYYİP ABİ.ASKON Genel Kurul’unda konuşan Başkakan Tayyip Erdoğan, kendinden önce konuşan Saadet Lideri Kurtulmuş’un bam teline basan konuşmasına belki ilk kez cevap verme gereği duydu. Kurtulmuş’un IMF ile ilişkilere ve neoliberal politikalara karşı yönelttiği temel’li eleştirilere Demirelvari bir uslup ile cevap veren Tayyip bey şunları söyledi: "Kusura bakma Numan Bey kardeşim, dünya küresel. Ekonomiyi sadece Türkiye ölçeğinde düşünemeyiz. IMF dediniz. İşimize gelmezse yine imzalamayız, evet. Ama IMF'den korkmanın, kaçmanın manası ne? Eğer ucuz parayı IMF'den alabiliyorsam ondan bunu alırım. Hiç de çekinmem". Kurtulmuş'un bankaların yabancıların eline geçmesini eleştiren sözlerine de cevap veren Erdoğan, bankaların yabancılara satılmasının hiçbir sakıncası olmadığını dile getiren Başbakan Erdoğan, "Ben bunu bir vehim olarak değerlendiriyorum. Paranın dini, imanı, milleti ve ırkı olmaz. Parayı kim ucuz verirse ondan alırız" diye konuştu “İKTİSAT İTİKATTIR” TAYYİP BEYKonuşmalara ve onların altında yatan zihin ve inanç dünyasına bakınca iki farklı dünya görüşünün varlığını anlamamak mümkün değil. Biz biliriz ki iktisat bir tercihler ve sistem meselesidir. Ve İmam Gazali’nin deyimiyle “İktisat itikattır”. Esasen itikat da siyasettir. Çünkü itikat ettiğiniz şey ancak hayata tatbik edilirse mana bulur. Yaşamımızın gidişatını tanzim eden şey siyasettir. Siyaset ise tercihlerimizle imtihana tabi tutulduğumuz imtihan sahasıdır. Ortadaki vaka ve yukarıdaki mantık yürütmesi bir yana Müslümanlık iktisatta sistem ve aktör tercihinin en başta gelen bir mesele olduğunu kendi tarihiyle bize ispatlamaktadır. Malumunuz Peygamber efendimiz Mekke’den Medine’ye göç ettiğinde bu şehrin 10 bin civarında bir nüfusu vardı. Müslümanlar ise nüfusun takriben %15’ini oluşturmakta idiler. Medine’de ekonomi Yahudilerin tekelinde idi. Sahip olunan tek pazaryeri Yahudi mahallesinde idi ve pazarın hâkimiyeti de onlara aitti. Pazarın kurallarını onlar koyuyorlardı. Müslüman’a da müşrike de faizle borç veriyor piyasanın şekillenmesini onlar sağlıyordu. Peygamberimiz Medine’ye geldiğinde 3 önemli şey yaptı. Birincisi Müslümanları birbirine kardeş kıldı. (Sosyal rehabilitasyon) İkincisi Mescit inşa etti. Yeryüzünün ilk anayasası sayılan (1215 Magna Carta diyenler pusulasını düzeltsin) Medine Vesikası ile inşa edilen yönetimin karar alma ve toplanma yeri idi bu mescit. Sadece namaz kılma yeri değil. Üçüncüsü ise pazaryeri kurmak oldu. Peygamber Efendimiz, Yahudilerin egemenliğindeki piyasayı göründe bir anlamda “bu böyle gitmez” demiş olmalı. Hemen Müslümanlara ait bir pazar yer kurdu. Başına bir hanım Sahabiyi zabıta ve hatta Pazar amiri olarak tayin etti. Pazar için üç önemli kural koydu. Birincisi “malın fiyatının pazarda belli olacağı” ilkesidir. Artık kimse dışardan gelen kervanları Medine dışında karşılayamayacaktı. Fiyat arz-talebe göre belirlenecektir. İkincisi “Kimse sabit yer sahibi olamayacak” ilkesi ki tekelciliği yasaklamaktadır. Üçüncüsü ise pazara giren maldan değil kardan vergi alınacağıdır. Bu yazdıklarımız bize kendimize ait bir iktisadi sistemin olmasının sosyal hayatın elifba’sından sayıldığını anlatmaya yetmektedir. Dolayısıyla gerçekler sn. Başbakan’ın dediği gibi değildir. “Para’nın dini imanı olmaz” “Faiz dünya gerçeğidir” “İslam Ortak pazarı olmaz” demek temelleri sakatlayan sözlerdir. Gazali boşuna “İktisat itikattır” dememiş. Şurası kesin; Tayyip beyin zihin dünyasının iktisat konusunda “ihyaya” ihtiyacı var. Bir de tabi ona oy verenlerin derin düşünmeye… Sözün doğrusu bu. Kusura bakma Tayyip bey abi

28.02.2010
ALİAKTAŞ
http://www.07dakika.com/yazar/Av_Ali_AKTAS/39/KUSURA_BAKMA_TAYYIP_BEY_ABI_.html

Hiç yorum yok:

sağ üst köşede yer alan Önceki kayıtlar'a tıklayarak geçmiş haberlere ulaşabilirsiniz...