Muhasebeciler Günü Çorluda törenlerle kutlandı

Bilindiği gibi muhasebe mesleğinin yasal statüsünü kazandığı, mesleği icra edenlerin meslek ünvanı altında ve örgütlü olarak mesleğin icra edildiği 3568 sayılı yasanın yayınlandığı gün, tüm yurtta “1 Mart Muhasebe Günü” olarak kutlanıyor.
Dün Çorlu’daki Mali Müşavirler Muhasebeciler Birliği Derneği tarafından da Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi. Törene Dernek Başkanı Erol İlhan başta olmak üzere bir grup mali müşavir ve muhasebeci katıldı. Günün anısı için hazırlanan çelenk anıta konuldu.Saygı duruşuna müteakip İstiklal Marşı okundu. Çorlu Dernek Başkanı Erol İlhan hazırlanan yazılı basın açıklamasını okudu.
Çorlu’da 232 bağımlı ve bağımsız mali müşavir ve muhasebeci 146 büroda hizmet veriyor.
MUHASEBECİLER GÜNÜ KUTLAMASI BASIN AÇIKLAMASI
Muhasebe mesleğinin yasal statüsünü kazandığı, mesleği icra eden bizlerin, meslek unvanı altında ve örgütlü olarak mesleği icra ettiğimiz 3568 sayılı yasanın yayınlandığı gün, tüm yurtta 1 MART MUHASEBE GÜNÜ olarak kutlanmaktadır.
Muhasebe mesleğinin gelişimi ile ilgili kısaca bahsedersek; Türklerde muhasebe mesleği bin yıl öncesinde Karahanlılar döneminde devletin gelir ve giderlerinin ölçülmesiyle başlamıştır. İlk yazılı yapıt Kutadgu Bili g’ tir. Osmanlı Devletinde defterdarlıklar kanalıyla devletin gelir ve giderleri kayıt altına alınmıştır. Sanayileşme devriminin etkisi dışında kalan Osmanlı Devleti 1850 yıllarında Avrupa’dan 200 yıl sonra sanayileşme çabalarına başlamış ve bu tarihten sonra tek yönlü gelir gider sisteminden vazgeçerek, çift yönlü kayıt sistemine geçilmeye başlanmıştır. 1879 İstanbul Ticaret Odası ve 1883 Hamidiye Ticaret Mektebi ile özel kesimde çalışacak eleman yetiştirmeyi amaçlamıştır.
Meslek örgütü ile ilgili çalışmalar Türkiye’de 1930’lu yıllarda başlamış, üzülerek belirtmek gerekir ki 1932’de ilk meslek yasa tasarısı taslağı kaderiyle baş başa kalmış, diğer ekonomik atılımlar kadar şanslı olmamış, bakanlıklar arasında gidip geldikten sonra maliye balkanlığının arşivleri arasında unutulmuştur.
1938 yılına gelindiğinde avukatlık kanunu tasarısı ile birlikte “Hesap Mütehassıslığı” tasarısı hazırlanmış, ancak tasarıda; muhasebe mesleği mensuplarına da yargılamada temsil yetkisinin verilmesi hükmü bulunduğu için, çoğunluğu hukukçu olan TBMM üyeleri muhalefeti ile bu tasarının da TBMM’ne ulaşmadan kaybolduğu anlaşılmaktadır.
Ancak 1938 yılında çıkarılan ilk KİT kanunu (3460 sayılı kanun) muhasebe mesleği için önem taşıyan “Yüksek Denetleme Kurulu”nu kurmuş ve bu kurul KİT lerin denetlenmesiyle görevlendirilmiştir.
Ardından gelen süreçte Türkiye Muhasebe Kongreleri ile Maliye Bakanlığı, bankalar ve serbest meslek mensubu olarak “Mali Müşavir”, “Hesap Uzmanı” gibi ünvanlarda çalışmalarını sürdüren ilgililer, bir araya gelmiş ve mesleğin ortak sorunlarını tartışmaya başlamışlardır. Burada en büyük pay kuruluşunun 30.yılını kutladığımız Mali Müşavirler Muhasebeciler Birliği Derneği mensuplarına düşmüştür. Kendileri yılmadan, usanmadan, yorulmak nedir bilmeden uğraşmışlar ve bundan tam 21 yıl önce 01.06.1989 tarihinde kabul edilen ve 13.06.1989 tarihinde yayınlanan 3568 Sayılı SMMM ve YMM kanunu ile 1 Mart 1989 tarihinden itibaren fiilen bu mesleği yapanlar yasal statülerine kavuşmuşlar ve o günden bu güne her yıl olduğu gibi 1 Mart “Muhasebe Günü” olarak kutlanmaktadır.
Değerli arkadaşlar biz öylesine tarihi değerleri olan bir mesleğe sahibiz ki, muhasebe ve denetimini yaptığımız firmaların kazançları üzerinden tahakkuk ettirdiğimiz vergilerle bir millet yönetilmekte, düzenlediğimiz finansal tablolar ile firma sahipleri, yöneticileri ve ilişkili olan diğer üçüncü şahıslar faydalanmakta ve kararlarına ışık tutmaktayız. Bu vesile ile toplumun her kesimini ilgilendiren bir iş yapmaktayız.
Böylesine önemli bir misyona sahip olan mesleği icra eden bizler, bu bilinçle hareket etmeli, unvanın gerektirdiği saygı ve güvene sahip olmalıyız. 21 yıllık süreçte daima eğitim sloganıyla yola çıkan Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) olarak serbest meslek örgütleri arasında çok iyi bir konuma geldik.Fakat bu yeterli görülmemelidir.
Meslektaşımıza mali müşavirlik ve denetim mesleği, kanun tarafından verilmiştir. Ancak denetim yapma yetkisi kısıtlandığı için kayıt dışılığı en aza indirmek mümkün olmamaktadır. Günümüz teknolojisiyle GİB ve SGK tüm verileri alabilme, süzebilme, değerlendirebilme ve depolayabilme imkanına sahip olmuştur. Böylesine değerli verilerin sağlıklı olması için tüm beyannamelerin kıstas tanınmaksızın SMMM’ler tarafından beyanı yapılmalı ve yine denetim şirketlerimize denetim imkanı biran önce sağlanmalıdır.
Mesleki anlamda sorunlarımızın başında, GİB ve SGK’daki ardı arkası kesilmeyen yasa değişiklikleri gelmekte ve cezai sorumluluklar artırılmaktadır. Değişen kanunları uygulamak sadece teknolojiyi yakalamak ile olmuyor, teknolojiyi kullanmak ta gerekiyor. Çünkü hiçbir beyan artık elden verilmiyor. Şu anda uygulanan e-defter ve e-fatura yakın bir gelecekte tamamen yaygın bir hale geleceğinden hiç kuşkumuz yoktur. Biz örgüt olarak şimdiden buna hazırlıklıyız. Bizler bu donanıma ve bilgiye sahip insanlar olarak, devletimizin bize verdiği bu yetki ile kanunları her zaman eksiksiz bir şekilde uygulamayı kendimize addetmiş bulunmaktayız. Tabi bu bağlamda eleştirilerimiz ve önerilerimiz olmuştur. Ancak VUK’un mükerrer 355. maddesinde yapılan değişiklik ile ilgili önerimiz kısmen dikkate alınmıştır.
Buradan aynı zamanda kamuoyuna duyurulur. Bildirim ve formların düzeltilmesinde Dünyanın hiçbir yerinde uygulanmayan ceza maalesef bizde uygulanmaktadır. Örneğin; geç gelen bir alış faturasından dolayı düzeltme yapılsa dahi ceza yemekten kurtulamıyorsunuz. Adil olmayan bu uygulama postadaki gecikmeden, müşterinin duyarsızlığından, unutulup bir yerlerde kalması, kaybolması v.b. gibi nedenlerden dolayı zamanı geçtikten sonra kayıt altına alınmak istendiğinde, yapılacak BA Formu için düzeltmenin cezası 1000,-TL’dır. Vergi Ziyanına sebebiyet vermeyen, bilakis doğru olanı yaptığından, sadece düzeltme verildiğinden dolayı kesilen bu ceza bize göre adil değildir. Belgenin muhasebeye geç intikal ettirilmesinden kaynaklanan bu ceza ile meslek mensubunun hiçbir ilgili bulunmamaktadır. Ancak konun ciddiyetini müşterilerimiz henüz idrak etmiş değillerdir.
Meslek içi sorunlarımızın başında; Tahsilat sorunlarımız, elektronik sözleşme ile çözülmeli, asgari ücret belirlemesi daha fazla kıstasa göre yapılmalı, farklılıklar bulunmalı, zaman ölçüsüne göre ücret belirlenebilmelidir. Serbest meslekte KDV’si tahsilat esasında çözülmeli, teslime dayandırılmamalı, ayrıca %18 olan oran, sağlıkta olduğu gibi %8’e indirilmelidir.
Son olarak sözlerimi tamamlarken, mesleğin stresine yenik düşüp, aramızdan ayrılan meslektaşlarımızı rahmetle anıyor, hepinizin 1 MART MUHASEBE GÜNÜNÜ en içten dileklerimle kutluyor, sağlıklı ve huzurlu çalışmalar, hayırlı günler diliyorum.
Saygılarımla,
Mali Müşavirler Muhasebeciler Birliği Derneği
Çorlu Şb. Başkanı Erol İlhan
KAYNAK.ÇORLU DEVRİM GAZETESİ