Michelin’in Türkiye’nin 5 ilinde gerçekleştirdiği Lastikte Doğru Hava Basıncı etkinliği sonrasında sürücülerin yüzde 53’ünün düşük havalı lastiklerle yolculuk yaptığı ve araçların 10’da 1’inin tehlikeli boyutta düşük lastik basıncıyla karayolu güvenliğini ciddi oranda tehdit ettiği tespit edildi.Michelin’in karayollarında can güvenliğini artırma ve araçların yakıt tüketimini azaltarak çevreyi koruma amacıyla 2004 yılından bu yana Türkiye’de hayata geçirdiği “Lastiklerde Doğru Hava Basıncı” aktiviteleri bu yıl 5’inci kez düzenlendi.
Aktiviteler kapsamında toplam 3.071 aracın lastikleri incelendi. Araçların %53’ünün düşük havalı lastiklerle kullanıldığı ve her 10 araçtan 1’inde ise lastik hava basıncının tehlikeli sonuçlara yol açabilecek kadar düşük olduğu saptandı. Aktivite sonrası etkinliğin yapıldığı illere göre elde edilen istatistiklerde bazı illerde düşük hava basıncıyla seyahat eden araçların oranının oldukça yüksek boyutlara ulaştığı, Denizli’de ise bu oranın %68’i bulduğu gözlendi.
Lastiklerde doğru hava basıncı neden önemli?
Lastikler, taşıt ile yol arasındaki tek temas noktasını oluşturdukları için, yol güvenliği için ve yakıt ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır. Eksik hava basıncında kullanılan lastikler, yol tutuş kabiliyetini azaltır, direksiyon hakimiyetinde tutarsızlığa neden olur, ıslak zeminde fren mesafesini artırır ve yüksek patlama riski taşır. Tüm bunlar da trafik kazalarının meydana gelmesi riskini artırır.
Lastik hava basıncı, karayolu güvenliği kadar ekonomik araç kullanımını da doğrudan etkiler. Lastik hava basıncı düştükçe, lastiğin yuvarlanma direnci artar, ortaya çıkan enerji kaybının motor tarafından dengelemesi daha fazla yakıt tüketimine neden olur. Eksik hava basıncı ayrıca lastik omuzlarında fazla basınca ve bunun sonucunda yıpranmaya yol açarak, lastik ömrünü %30’a kadar azaltır.
Tüm bu sebeplerle karayolu hareketliliğini daha güvenli ve ekonomik hale getirme misyonu doğrultusunda lastiklerin rolünü daha geniş kitlelere ulaştırmayı amaçlayan Michelin, sürücüleri lastik hava basınçlarını düzenli olarak kontrol etmeleri konusunda uyarıyor. Lastiklere, en az ayda bir kez olmak üzere ve uzun yolculuklar öncesinde araç üreticisi tavsiyesine uygun olarak hava basılması tavsiye ediliyor. Bunun için lastiklerin soğuk olması, yani düşük hızda en fazla 2-3 km boyunca kullanılmış ya da 2 saat içinde kullanılmamış olması gerekiyor.
Michelin’in Karayolu Güvenliğine Taahhüdü
Michelin, karayolu hareketliliğini daha güvenli ve ekonomik hale getirme misyonu doğrultusunda, kullanım ömrü boyunca tasarımları ve kullanımları açısından daha güvenli ve etkili ürün ve hizmetler sunarken, düzenlediği bilinçlendirme kampanyalarıyla da güvenlik konusunda lastiklerin rolünü daha geniş kitlelere ulaştırmayı amaçlıyor.
Michelin’in 2004 yılında 18 Avrupa ülkesinde gerçekleştirdiği “Doğru Hava Basıncı” aktivitesi sırasında yaptığı araştırmada, karayolundaki araçların %66’sının düşük basınçlı lastiklerle kullanıldığı ortaya çıktı. Bu taşıtların % 42’sinde ise lastik hava basıncının kısa ya da orta vadede aniden bozulmaya yol açabilecek kadar düşük olduğu saptandı.
Üstlendiği misyon doğrultusunda Michelin, Avrupa Komisyonu’nun 2010 yılına kadar trafik kazalarından kaynaklanan ölümleri %50 oranında azaltma hedefine yardımcı olmak üzere 6 Nisan 2004’te, Avrupa Yol Güvenliği Şart’ını imzaladı. Michelin, bu girişimin bir parçası olarak “Doğru Hava Basıncı” aktivitelerini tüm Avrupa Birliği ülkelerinde gerçekleştirme kararı aldı.
Lastik hava basıncı konusunda sürücülerin bilincini artırmayı amaçlayan bu aktiviteler, AB sınırlarını aşarak İsviçre, Türkiye ve Hırvatistan’da da düzenlenmeye başlandı.
Lastikler, taşıt ile yol arasındaki tek temas noktasını oluşturdukları için, yol güvenliği için ve yakıt ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır. Eksik hava basıncında kullanılan lastikler, yol tutuş kabiliyetini azaltır, direksiyon hakimiyetinde tutarsızlığa neden olur, ıslak zeminde fren mesafesini artırır ve yüksek patlama riski taşır. Tüm bunlar da trafik kazalarının meydana gelmesi riskini artırır.
Lastik hava basıncı, karayolu güvenliği kadar ekonomik araç kullanımını da doğrudan etkiler. Lastik hava basıncı düştükçe, lastiğin yuvarlanma direnci artar, ortaya çıkan enerji kaybının motor tarafından dengelemesi daha fazla yakıt tüketimine neden olur. Eksik hava basıncı ayrıca lastik omuzlarında fazla basınca ve bunun sonucunda yıpranmaya yol açarak, lastik ömrünü %30’a kadar azaltır.
Tüm bu sebeplerle karayolu hareketliliğini daha güvenli ve ekonomik hale getirme misyonu doğrultusunda lastiklerin rolünü daha geniş kitlelere ulaştırmayı amaçlayan Michelin, sürücüleri lastik hava basınçlarını düzenli olarak kontrol etmeleri konusunda uyarıyor. Lastiklere, en az ayda bir kez olmak üzere ve uzun yolculuklar öncesinde araç üreticisi tavsiyesine uygun olarak hava basılması tavsiye ediliyor. Bunun için lastiklerin soğuk olması, yani düşük hızda en fazla 2-3 km boyunca kullanılmış ya da 2 saat içinde kullanılmamış olması gerekiyor.
Michelin’in Karayolu Güvenliğine Taahhüdü
Michelin, karayolu hareketliliğini daha güvenli ve ekonomik hale getirme misyonu doğrultusunda, kullanım ömrü boyunca tasarımları ve kullanımları açısından daha güvenli ve etkili ürün ve hizmetler sunarken, düzenlediği bilinçlendirme kampanyalarıyla da güvenlik konusunda lastiklerin rolünü daha geniş kitlelere ulaştırmayı amaçlıyor.
Michelin’in 2004 yılında 18 Avrupa ülkesinde gerçekleştirdiği “Doğru Hava Basıncı” aktivitesi sırasında yaptığı araştırmada, karayolundaki araçların %66’sının düşük basınçlı lastiklerle kullanıldığı ortaya çıktı. Bu taşıtların % 42’sinde ise lastik hava basıncının kısa ya da orta vadede aniden bozulmaya yol açabilecek kadar düşük olduğu saptandı.
Üstlendiği misyon doğrultusunda Michelin, Avrupa Komisyonu’nun 2010 yılına kadar trafik kazalarından kaynaklanan ölümleri %50 oranında azaltma hedefine yardımcı olmak üzere 6 Nisan 2004’te, Avrupa Yol Güvenliği Şart’ını imzaladı. Michelin, bu girişimin bir parçası olarak “Doğru Hava Basıncı” aktivitelerini tüm Avrupa Birliği ülkelerinde gerçekleştirme kararı aldı.
Lastik hava basıncı konusunda sürücülerin bilincini artırmayı amaçlayan bu aktiviteler, AB sınırlarını aşarak İsviçre, Türkiye ve Hırvatistan’da da düzenlenmeye başlandı.
ataturk14vh7.jpg)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder