Haber: Metin KARAKUŞ
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Merkezi genişletilmiş bölge toplantısını Diyarbakır’da yaptı.
ADD Genel Merkez Yürütme Kurulu Üyesi ve Trakya Bölge Sorumlusu Hakan Dedeoğlu, Genel Merkez adına yaptığı basın açıklamasında, ADD’ nin geçtiğimiz hafta Diyarbakır İlinde gerçekleştirdiği bölge toplantısı sonrasında oluşan sonuç bildirgesini hazırladıklarını belirtti.
Dedeoğlu, sonuç bildirgesinde, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkezi’nin Diyarbakır İli’nde, bölgede bulunan diğer Şubeler ile birlikte yaptığı genişletilmiş bölge toplantısının çok özel bir önemi olduğunu belirterek, şunları kaydetti;
“Bu nedenle, böyle bir toplantıyı burada yaptık. Hem bölgenin ülkemiz açısından önemini öne çıkartmak ve hem de son günlerde ortaya atılan açılımlarla ilgili düşüncelerimizi kamuoyu ile paylaşmak istedik. Ülkemiz önemli bir dönemeçten geçmektedir. Bir yandan bölge ile ilgili ortaya atılan emperyalist projeler ve onların yerli işbirlikçilerinin yaptıklarını değerlendirmek, bir yandan da bölge halkımızı bu konuda duyarlı kılmak için bu çalışmayı gerçekleştirdik. Türkiye Cumhuriyeti yurduyla ve ulusuyla bölünmez bir bütündür. Bu bütünlüğü bozmak ve halkımızı ayrıştırmak isteyenler bulunmaktadır. Emperyalist güçlerin bütün amacı, bu birlik ve beraberliği bozmak ve sömürü düzenini kendi amaçları doğrultusunda sürdürmektir. Türkiye Cumhuriyeti yıllardan beri ulusal birlik ve bütünlük içinde hiçbir kavgaya ve çekişmeye fırsat vermeden bölgede gücünü ve kuvvetini göstermiştir. Ülkemiz yine Atatürk’ün çok önemli sözü olan ve dünyaca kabul gören “Yurtta Barış ve Dünyada Barış” ilkesini hep önde tutarak, hem yurt içinde, hem de yurt dışında barışı yıllarca sürdürmüştür. Bu ilkelerden hareketle yurtta barışı sağlamak her Türk vatandaşımızın en önde gelen görevlerinden biridir. Yıllarca birlikte yaşamış, aynı kaderi paylaşmış bu yurdun insanları olarak, ülkemizin geleceği için bu birlikteliği sürdürmek zorundayız. Çekişerek, ayrışarak bir yere varmak mümkün değildir. Farklılıklarımızı değil, benzerliklerimizi ön plana alarak, ulus bütünlüğümüzü sağlamak ve korumak zorundayız. Türkiye Cumhuriyeti bir bütündür ve başka Türkiye yoktur. Bu ülke hepimizindir. Farklı anlayış ve davranışlar içine girerek ülkemizi güçlendiremeyiz ve ulus olarak beklediğimiz gönence kavuşamayız. Ulusal birlikteliğimize, tarihsel birikimimize, akla ve bilime dayalı kültürümüzden beslenen bir politika izlemeliyiz. Emperyalistlerin, gericilerin, yobazların, tarikatların, bölücü ırkçıların yönlendirmesiyle kesinlikle bir yere varamayız. Sevr’i yeniden devreye sokmak isteyenlere, Lozan’ın önemini ve şartlarını hatırlatmalıyız. Değişik açılım hayalleriyle bir yere varılamayacağını da her fırsatta halkımıza anlatmalıyız. Barışın esası kardeşlikten, sevgiden ve saygıdan geçer. İnsan yaşamını yok sayarak hiçbir yere varamayız. Eşitlik, özgürlük ve demokrasi kuralları içinde tartışarak, konuşarak, sorunların büyütülmeden çözüleceğine yürekten inanıyoruz. Çözüm yolları bellidir. Avrupa Birliğinin ve Amerika Birleşik Devletlerinin gösterdiği yollarla bir yere varılamaz. Türk halkı geçmişte nasıl bütün sorunlarını kendi azim ve kararıyla çözmüş ve yeniden bir ulus haline gelmişse, bugün de aynı kararlılıkla mevcut sorunlarını kendi içinde çözecek güce sahiptir. Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti laik bir cumhuriyettir. Sorunlarımızın bu sistem içinde demokratikleşerek çözüleceğine inanmaktayız. Çözüm, gerçek anlamda demokrasinin güçlendirilmesidir. Çözüm, birlik ve beraberlik içinde güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti’ni daha çağdaş bir düzeye taşımaktır. Çözüm, tam bağımsız bir Türkiye yaratmaktır. Gelin hep birlikte el ele, gönül gönüle, omuz omuza bu ülkeyi daha güçlü bir noktaya taşıyalım ve bu hedefe kilitlenelim. Gelin hep birlikte kardeşçe ve barış içinde gönenç dolu bir Türkiye yaratalım ve yaşayalım. Bunu gerçekleştirmek için de Atatürk’ün kurduğu laik Türkiye Cumhuriyeti’ne ve O’nun ilke ve devrimlerine bütün gücümüzle sahip çıkalım. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin gerçek hedefleri budur. Bu hedefe ulaşmak için bütün gücümüzü, enerjimizi bu yönde harcayalım, birleşelim ve barış içinde kardeşçe hep birlikte yaşayalım. Saygılarımızla.”
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Merkezi genişletilmiş bölge toplantısını Diyarbakır’da yaptı.
ADD Genel Merkez Yürütme Kurulu Üyesi ve Trakya Bölge Sorumlusu Hakan Dedeoğlu, Genel Merkez adına yaptığı basın açıklamasında, ADD’ nin geçtiğimiz hafta Diyarbakır İlinde gerçekleştirdiği bölge toplantısı sonrasında oluşan sonuç bildirgesini hazırladıklarını belirtti.
Dedeoğlu, sonuç bildirgesinde, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkezi’nin Diyarbakır İli’nde, bölgede bulunan diğer Şubeler ile birlikte yaptığı genişletilmiş bölge toplantısının çok özel bir önemi olduğunu belirterek, şunları kaydetti;
“Bu nedenle, böyle bir toplantıyı burada yaptık. Hem bölgenin ülkemiz açısından önemini öne çıkartmak ve hem de son günlerde ortaya atılan açılımlarla ilgili düşüncelerimizi kamuoyu ile paylaşmak istedik. Ülkemiz önemli bir dönemeçten geçmektedir. Bir yandan bölge ile ilgili ortaya atılan emperyalist projeler ve onların yerli işbirlikçilerinin yaptıklarını değerlendirmek, bir yandan da bölge halkımızı bu konuda duyarlı kılmak için bu çalışmayı gerçekleştirdik. Türkiye Cumhuriyeti yurduyla ve ulusuyla bölünmez bir bütündür. Bu bütünlüğü bozmak ve halkımızı ayrıştırmak isteyenler bulunmaktadır. Emperyalist güçlerin bütün amacı, bu birlik ve beraberliği bozmak ve sömürü düzenini kendi amaçları doğrultusunda sürdürmektir. Türkiye Cumhuriyeti yıllardan beri ulusal birlik ve bütünlük içinde hiçbir kavgaya ve çekişmeye fırsat vermeden bölgede gücünü ve kuvvetini göstermiştir. Ülkemiz yine Atatürk’ün çok önemli sözü olan ve dünyaca kabul gören “Yurtta Barış ve Dünyada Barış” ilkesini hep önde tutarak, hem yurt içinde, hem de yurt dışında barışı yıllarca sürdürmüştür. Bu ilkelerden hareketle yurtta barışı sağlamak her Türk vatandaşımızın en önde gelen görevlerinden biridir. Yıllarca birlikte yaşamış, aynı kaderi paylaşmış bu yurdun insanları olarak, ülkemizin geleceği için bu birlikteliği sürdürmek zorundayız. Çekişerek, ayrışarak bir yere varmak mümkün değildir. Farklılıklarımızı değil, benzerliklerimizi ön plana alarak, ulus bütünlüğümüzü sağlamak ve korumak zorundayız. Türkiye Cumhuriyeti bir bütündür ve başka Türkiye yoktur. Bu ülke hepimizindir. Farklı anlayış ve davranışlar içine girerek ülkemizi güçlendiremeyiz ve ulus olarak beklediğimiz gönence kavuşamayız. Ulusal birlikteliğimize, tarihsel birikimimize, akla ve bilime dayalı kültürümüzden beslenen bir politika izlemeliyiz. Emperyalistlerin, gericilerin, yobazların, tarikatların, bölücü ırkçıların yönlendirmesiyle kesinlikle bir yere varamayız. Sevr’i yeniden devreye sokmak isteyenlere, Lozan’ın önemini ve şartlarını hatırlatmalıyız. Değişik açılım hayalleriyle bir yere varılamayacağını da her fırsatta halkımıza anlatmalıyız. Barışın esası kardeşlikten, sevgiden ve saygıdan geçer. İnsan yaşamını yok sayarak hiçbir yere varamayız. Eşitlik, özgürlük ve demokrasi kuralları içinde tartışarak, konuşarak, sorunların büyütülmeden çözüleceğine yürekten inanıyoruz. Çözüm yolları bellidir. Avrupa Birliğinin ve Amerika Birleşik Devletlerinin gösterdiği yollarla bir yere varılamaz. Türk halkı geçmişte nasıl bütün sorunlarını kendi azim ve kararıyla çözmüş ve yeniden bir ulus haline gelmişse, bugün de aynı kararlılıkla mevcut sorunlarını kendi içinde çözecek güce sahiptir. Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti laik bir cumhuriyettir. Sorunlarımızın bu sistem içinde demokratikleşerek çözüleceğine inanmaktayız. Çözüm, gerçek anlamda demokrasinin güçlendirilmesidir. Çözüm, birlik ve beraberlik içinde güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti’ni daha çağdaş bir düzeye taşımaktır. Çözüm, tam bağımsız bir Türkiye yaratmaktır. Gelin hep birlikte el ele, gönül gönüle, omuz omuza bu ülkeyi daha güçlü bir noktaya taşıyalım ve bu hedefe kilitlenelim. Gelin hep birlikte kardeşçe ve barış içinde gönenç dolu bir Türkiye yaratalım ve yaşayalım. Bunu gerçekleştirmek için de Atatürk’ün kurduğu laik Türkiye Cumhuriyeti’ne ve O’nun ilke ve devrimlerine bütün gücümüzle sahip çıkalım. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin gerçek hedefleri budur. Bu hedefe ulaşmak için bütün gücümüzü, enerjimizi bu yönde harcayalım, birleşelim ve barış içinde kardeşçe hep birlikte yaşayalım. Saygılarımızla.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder