***Hoşgeldiniz!!! Trakyadaki en güncel ve en kaliteli haberler için; www.trakyahaberci.com...

5 Eylül 2009 Cumartesi

—KESİMOĞLU, 11 YILDIR TATİL YAPMADIM, HER FIRSATTA SEÇİM BÖLGEME GELDİM…


Özel Haber: Metin KARAKUŞ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 22’inci dönem Kırklareli Milletvekilimiz Mehmet S. Kesimoğlu’nu yine halkın içinde gördük.
Etrafına; esnaf, çiftçi, işçi, işsiz ve genç temsilcileri toplanmış ülke’nin sorunlarını konuşuyorlar, tartışıyorlar. Konuşmasının bir bölümünde “Paylaşmak çözümün yarısıdır” diyor, Kesimoğlu. “Ama tüm kurallar muhalefet için tüm istisnalarda iktidar için” diye de ekliyor. “Keşke yalnızca sorusunu değil, nasıl çözdüğümüzü paylaşsak” diyor. “İnancım yüksek, bunları başaracak ve halkın gerçek iktidarını sağlayarak ülkeyi çağdaş uygarlığa taşıyacağız” diyerek kararlılığını ortaya koyuyor.
Dinleyenlerin yüzlerine bakıyoruz, memnuniyet var, hüzün var ve özlem var. “Biz Kesimoğlu’nu seviyoruz ve yeniden parlamento da görmek istiyoruz” diyorlar. “O, bizden hiç kopmadı, hep bizim içimizde. Milletvekili iken de böyleydi, milletvekili değilken de ona inanıyoruz ve çalışmalarını takdirle izliyoruz. “O her zaman bizim sesimiz, gözümüz, bizim her şeyimiz.” diyorlar. Bir yandan dinliyorlar, bir yandan fırsat buldukça çocuklarına iş istiyorlar, aş istiyorlar, Türkiye’nin her tarafında ki ana baba gibi.
Fırsatını yakalayınca bizde Kesimoğlu’na yöneliyoruz. “Halkın bu sevgisi nereden kaynaklanıyor” diye soruyoruz? Başlıyor anlatmaya Kesimoğlu; “11 yıldır tatil yapmadım, ne zaman fırsat bulsam seçim bölgeme geldim. Köy, Belde, Şehir demeden, genç, yaşlı ayırmadan, çiftçimiz ile işçimiz ile esnafımız ile kısaca; toplumun yaşayan tüm kesimleri ile iç içe oldum. Memur ailesinin çocuğuyum. Yokluk nedir bilirim, insan vardır generaldir, çavuş rütbesi ile gezer. Ben hep çavuş rütbesi ile gezdim. Gerçek rütbemi bağrında büyüdüğüm halkım verdi. Halkın içinde, halkla birlikte, halk için çalıştım. Gittiğim her yerde sevgi saygı gördüm, kabul gördüm, büyük adam olmayı değil, adam olmayı tercih ettim. Evinde, dükkânında, hatta tarlasında düşüncelerimi paylaştım, sorunları tartıştım. Paylaşmak çözümün yarısıdır, diyerek paylaştım. Muhalefette siyaset yapmak gerçekten zor… Bütün kurallar muhalefet için, bütün istisnalar da iktidar için. Yılmadım, bıkmadım, yorulmadım, empati yaptım. Talepte bulunanın yerine kendimi koydum. Çünkü bende babayım, dayıyım, amcayım. Ama inanıyorum ki; çözüm getireceğimiz günler de gelecek. Çünkü toplumumuzun tüm fertleri çağdaş, refah bir ülkede yaşamayı hak ediyor. Rakamlara yalan söyleterek, günü kurtaran bir iktidar var. Ergenekon’da Kürt sorunuydu, mayındı, Ermenistan kapısıydı diyerek, gerçek gündemden, uzaklaşarak kendi gündemini adım adım yaşama geçiriyorum. Mehter marşı ile gidiyor. İki adım ileri, bir adım geri… Ama her seferinde bir adım ileri.
İddia edildiği gibi Türkiye’ nin en önemli sorunu Kürt sorunu değildir. Ülkenin gerçek gündeminin 1’inci sırada ekmek var, iş var, aş var. İnsanlar bunları tartışmasın diye suni gündem maddeleri ile meşgul ediliyor. Ne oldu Ermenistan kapısı? Ergenekon ne âlemde? “ Belge” ne oldu? İçeriksiz samimiyetsiz, demokratikleşme şemsiyesi ile terör durdurula bilecek mi?
Hedef: Halkı sindirmek, pasifize etmek, yarın da, yarınla ilgili karamsızlığa sürüklemek. Rejimin güvencesi Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratmaya yönelik girişimler, bilgi kirliliği yaratmak, kafa karıştırmak, cambaza bak diyerek, kendi gündemini ya da “deniz aşırı” yerlerden gönderilen gündemi aşama, aşama yaşama geçirmek.
Halkımız bunları, görüyor, inanmıyor. Bu görüşmeler çok yararlı oluyor.
Bakıyoruz Kesimoğlu’nun, performansı her zamanki gibi yerinde 2007 ve 2009 seçimlerinde bunu hepimiz bir kez daha yakından gördük. Ama işler bizi bekliyor müsaade isteyip biz kalkıyoruz. Cevabımızı aldık. Bu sevginin nedenlerini dinleyenlerin yüzünde gördük, okuduk. Biz yavaş yavaş uzaklaşırken Kesimoğlu’nun demokrasi, eşitlik ön seçim diyen cümleleri sokakta yankılanıyordu.

Hiç yorum yok:

sağ üst köşede yer alan Önceki kayıtlar'a tıklayarak geçmiş haberlere ulaşabilirsiniz...