ACİL ÖNLEM ÇAĞRISI

HABER:Metin KARAKUŞ
TEMA Vakfı, su taşkınlarına karşı Trakya’daki resmi yetkilileri ve halkı acil önlem alınması konusunda uyardı. TEMA Vakfı Trakya Bölge Sorumlusu Hakan Dedeoğlu, bu defa zararın çok büyük ve İstanbul’u da içine aldığını belirterek, önlem alınmazsa bölgede büyük zararlar oluşabileceğini bildirdi. Trakya’daki bin 500 fabrikanın atıklarını Ergene’ye bıraktıklarına ve yetkililerin ise sadece baktıklarına dikkat çeken Dedeoğlu, taşkın sırasında tarlaları asitli suların basması sonucu toprağın, sonra nehrin, daha sonra insanların dengesi ve ruh sağlığını bozduğunu bildirdi. Son günlerde Marmara Bölgesini etkisi altına alan yağışlarla ilgili çok önemli konulara değinen Dedeoğlu, su taşkınlarını iyi anlayabilmek için Trakya Bölgesi’ni coğrafi olarak çok iyi tanımak gerektiğini belirterek, şunları kaydetti; “Saray, Çerkezköy, Çorlu, Muratlı ve Lüleburgaz ekseninde ortalama 1500 fabrika var; bunlar yeraltından çekilen sularla üretim yapıyorlar, atıkları da, bir iç nehir olan Ergene’ye bırakıyorlar. Yıllardır çevre sorunlarıyla iç içe yaşamakta olan Trakyalılar’ın sesini ise kimse duymuyor. Denetime gelen ya da görev yapan tüm yetkililer ise sadece bakıyor, ama göremiyordu. Bu defa zarar çok büyük ve İstanbul’u da içine aldı. Sorun, Nehirlerin Islah edilmesi ve çarpık kentleşme! Son günlerde aşırı yağış alan Trakya Bölgesi’nde taşkınlar sonucunda maddi manevi şekilde can pazarı yaşanırken bazı yetkililerin ise hala anı kurtarma çabalarını gözlemledik. Dikkatimi çeken ve beni üzen bir konuda neredeyse tüm yetkililerin kravatlı takım elbiseleriyle bölgeyi denetlemeleriydi. Gelişen olaylarda tüm sorumluluğu mevcut iktidara yüklemek istemesem de iktidar olmalarının sonucu olarak mutlaka çözüm üretmeleri ve halkımızı bir an önce rahatlatmaları gerekmektedir. Bu yoğun yağışlar sonucunda Trakya’daki Valiliklerin de acil olarak, taşkınları fırsat sayacak sanayicilerimizi uyarmaları gerekir. Geçmiş yıllarda bölgede yaşanan kimyasal kirliliğin taşkınlarla beraber Ergene ovasında olumsuzluklar yarattığını unutmadan gereği acilen yapılmalıdır. Trakya'daki kirliliğin yeraltı sularına karışma riski yok mu ki, yetkililer bugüne kadar bir inceleme dahi yaptırmadılar. Çevrenin devlet politikasında öncelikli olmaması ve uygulanan yanlış politikalar sonucunda; doğal kaynaklarımız ile tarihi ve kültürel değerlerimiz geri döndürülemeyecek şekilde tahrip oluyor. Buna izin verilmemelidir. Ergene’nin kokusuna dayanılmıyor; Trakya'daki tüm endüstriyel atıklar açığa aktığı için gözle görülüyor ancak bir süre sonra görülemiyor hatta kokusu dahi hissedilemiyor. Tarlaları asitli sular basıyor, sonucunda toprağın, sonra nehrin, daha sonra insanımızın dengesi ve ruh sağlığı bozuluyor. Bunun önemli sebeplerinden biri de, Doğu Trakya’daki fabrikaların kirli atıklarını derelere ve Ergene nehrine basmalarıdır. Evet, Trakya’da insanlarımız sürekli ölüyor. Oysa bu defa sorun İstanbul’da yaşanıyor. İnsanlarımız başta olmak üzere tüm bölgede sorun çok büyük! Sonuç olarak; yetkililerimizin en kısa sürede Ergene havzasında oluşacak kayıplarla ilgili olarak hazırlık yapmalarıdır. Meriç nehrinin taşmaması için Bulgaristan’ın dönem olarak uyarılması gerekir. Eğer önlenemez ise Ergeneyle beraber bölgemizde büyük zararlar oluşacaktır. Şikâyet etmek ya da tespit yapmak yerine bu konuda çözüm üretilmelidir.”TEMA Vakfı 17 YaşındaTürkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) 17 yaşına bastı.TEMA Vakfı Lüleburgaz Gönüllüsü Hakan Dedeoğlu, Vakfın 11 Eylül 1992 tarihinde Türkiye’nin geleceğini tehdit eden erozyon ve çölleşme tehlikesine karşı toplumsal duyarlılığı arttırmak ve bu mücadelenin devlet politikası haline gelmesini sağlamak için kurulduğunu belirterek, şöyle dedi:“Türkiye genelinde faaliyet gösteren 555 Temsilci ve Gönüllü Sorumlusu ile 365 bini aşkın kayıtlı gönüllüsü bulunmaktadır. Bilinçli ve güçlü bir kamuoyu oluşturmayı hedefleyen TEMA Vakfı, çeşitli eğitim etkinlikleri düzenlemekte, çok sayıda kurumla eğitim işbirlikleri yapmaktadır. Ülke genelinde 148 kırsal kalkınma ve ağaçlandırma projesi üzerinde çalışmaktadır. Bugüne kadar çok sayıda kişi ve kurumun desteğiyle 6 milyon 993 bin 470 fidanın toprakla buluşmasını sağlamıştır.”